20. Hukuk Dairesi 2011/13866 E. , 2012/2819 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Orman Yönetimi 09/03/2007 tarihinde kadastro mahkemesinde açmış olduğu davada ... Beldesi ... mahallesinde 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılan orman kadastro çalışmaları sonucunda kısmi ilan yapıldığı, orman olarak sınırlandırılması gereken 101 ada 1 parsel sayılı ... Devlet Ormanı içinde bulunup dava dilekçesine ekli krokide (C), (D), (G), (H), (I), (J) harfleri ile, 160 ada 1 parsel sayılı Başpınar Devlet Ormanı içinde bulunup dava dilekçesinde (L) harfi ile gösterilen; ayrıca ilana çıkartılan devlet ormanlarından bağımsız olup dava dilekçesine ekli krokide (A), (B), (E), (F) harfleri ile gösterilen taşınmazların yöreye ait en eski tarihli memleket haritasında orman alanında göründüğü, eylemli biçimde de orman niteliği taşıdığı halde bu yerlerin orman sınırları dışında bırakıldığını ileri sürerek çekişmeli yerlerin orman sınırları içine alınması ve orman niteliği ile Hazine adına tescillerini istemiştir.
Dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar hakkındaki davalar ayrılıp farklı esaslara kaydedilmiş, yargılamaya bu yer içinde kalan 22 ada 6 parsel yönünden devam edilmiştir. Taşınmaz başında yapılan keşifte davaya konu yerin 22 ada 6 parsel sayılı taşınmaz olduğunun belirlenmesi üzerine bu parsele ait tutanak getirtilmiş, taşınmazın yörede 1970 yılında yapılan afet kadastrosu sırasında yüzölçümü hanesi boş bırakılarak, edinme sebebi sütununda mera niteliğinde olduğu belirtilip, arsa niteliğinde Hazine adına tespit edildiği anlaşılmıştır. Halen 515 m² arsa niteliği ile ... adına tapuda kayıtlıdır. Mahkemece davanın kabulüne, 22 ada 6 parsel sayılı taşınmazın orman sınırları içine alınarak orman sınırının bu şekilde düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava 5304 sayılı Yasa gereğince yapılan ve kısmi ilana çıkartılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmış, çekişmeli yer orman sınırları dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın uzman orman bilirkişi kurulu raporuna göre orman olduğu saptanarak mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, karar tarihinden sonra 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesiyle 3402 sayılı Yasaya eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum
ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmeyeceğinden ve belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün yargılama giderlerine ilişkin 3, 5 ve 6. bentlerinin kaldırılarak, bunun yerine “6099 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına aynı yasa hükmü gereğince davacı Orman Yönetimi yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 28/02/2012 günü oybirliği ile karar verildi.