Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17447
Karar No: 2020/4873
Karar Tarihi: 14.09.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/17447 Esas 2020/4873 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen ortaklığın giderilmesi davasına ilişkin verilen hüküm, bazı davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Kararda, Tebligat Kanunu'nda gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsendiği belirtilmiştir. Bu benimsenen yol, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine doğrudan tebligat yapılamayacağı şeklindedir. Muhatabın bulunmadığı durumlarda, tebligatın kendisine ulaşması için araştırmalar yapılması gerektiği belirtilir. Adresin değişmesi durumunda, tebliğ evrakının geri gönderilmesi ve açık mavi renkli zarf kullanılarak tebligat yapılması gerektiği vurgulanır. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 25. maddesi de ele alınmıştır. Bu madde, yabancılara uygulanan usule göre tebligat yapılacağını belirtmektedir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şu şekildedir: 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun'un 21/2 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 29. maddeleri ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 25. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2016/17447 E.  ,  2020/4873 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    I- 7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
    a) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligatın, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılması gerekir. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
    b) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
    Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından, Anayasanın "Hak arama hürriyeti" kenar başlıklı 36. maddesine ve Tebligat Kanununun yukarıda bahsi geçen hükümlerine aykırı olacaktır.
    II- Tebligat Kanununun "Siyasi Temsilcilik Aracılığıyla Yabancı Ülkedeki Türk Vatandaşlarına Tebligat" başlıklı 25. maddesi hükmüne göre de “ Yabancı memlekette tebliğ o memleketin salahiyetli makamı vasıtasıyla yapılır. Bunun için anlaşma veya o memleketin kanunları müsait ise, o yerdeki Türkiye siyasi memuru veya konsolosu tebligat yapılmasını salahiyetli makamdan ister. Yabancı memleketlerde bulunan kimselere tebliğ olunacak evrak, tebligatı çıkaran merciin bağlı bulunduğu vekalet vasıtasıyla Dışişleri Bakanlığına, oradan damemuriyet havzası nazarı itibara alınarak ilgili Türkiye Elçiliğine veya Konsolosluğuna gönderilir. Şu kadar ki, Dışişleri Bakanlığının aracılığına lüzum görülmeyen hallerde tebligat evrakı, ilgili Bakanlıkça doğrudan doğruya o yerdeki Türkiye Büyükelçiliğine veya Başkonsolosluğuna gönderilebilir.’’
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında sonra somut olaya gelince;
    1) Gerekçeli karar, davalı ...’a 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 25/a maddesi uyarınca tebliğ çıkarılmış, sözkonusu davalının Türk vatandaşlığından çıkmış olduğu bu nedenle tebligatın yabancılara uygulanan usule göre doğrudan Viyana Büyükelçiliği’ne gönderilmesi gerekliliği belirtilerek tebligat evrakı iade edilmiş ise de davalı ...’a gerekçeli kararın usulüne uygun tebliğ edildiğine dair tebellüğ belgesine dosyada rastlanılmamıştır.
    2) Öte yandan, gerekçeli karar, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ...’ın doğrudan adres kayıt sisteminde yer alan adresine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmiş ise de, muhatabın bilinen en son adresine tebligat çıkarılarak bilinen en son adresinin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilmek suretiyle tebligatın buraya yapılacağına ilişkin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri gözardı edilerek ilk seferde adı geçen davalının adres kayıt sisteminde yer alan adresine Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre yapılan bu tebligatın da usulüne uygun olmadığı anlaşılmıştır.
    Bu nedenlerle, davalı ...’un Türk vatandaşlığından çıktığı gözönüne alınarak yurtdışı adresine; davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ...’ın ise yurtiçi adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak temyiz süresinin dolması da beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 14.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildiBaşkan

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi