
Esas No: 2015/1949
Karar No: 2015/11610
Karar Tarihi: 11.06.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/1949 Esas 2015/11610 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : . İş Mahkemesi
Dava, yaşlılık aylıklarının geç ödenmesinden kaynaklanan faiz alacağı istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı ...vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece, tefhim olunan kısa kararda "1- Islah edilmiş davanın kısmen kabulü ile; 2.259,78 TL faiz alacağının davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine, fazla talebin reddine dair," karar verilmiş iken, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında ise "1-Davacının ihbar tazminatı talebinin reddine. 2-Davacının kıdem tazminatı talebinin kısmen kabulü ile 793,11TL kıdem tazminatının akdin fesih tarihi olan 15/07/2007 tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bu konudaki fazla talebin reddine." ilişkin hüküm kurmak suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulduğu anlaşılmaktadır. Hukuk Muhkameleri Kanunu"nun 297. maddesinde "Hüküm sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." hükmü öngörülmüştür. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgilidir.
Tarafların yüzüne karşı tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunduğundan, Yargıtay İçtihadı Büyük Genel Kurulu"nun 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Kararı gereğince salt bu husus bozma nedenidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan çelişkili şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle, sair temyiz nedenleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 11.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.