10. Hukuk Dairesi 2015/8442 E. , 2015/11573 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, evlenme ödeneğine hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hakkında verilen boşanma kararı 2004 yılında kesinleşen davacıya, 1999 yılında yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden 5434 sayılı ...ı Kanunu hükümlerine göre hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla ölüm gelir ve aylığı bağlandığı, boşandığı eşiyle 02.07.2009 günü yeniden evlenen davacının 19.10.2009 tarihinde Kuruma başvurarak evlenme ödeneği isteminde bulunduğu, Kurumca yapılan araştırma sonunda davacının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle ölüm gelir ve aylığı 01.11.2008 günü itibarıyla kesilerek, evlenme ödeneği başvurusu 26.03.2010 tarihinde reddedildikten sonra, 01.11.2008 tarihinden başlayarak yersiz ödendiği ileri sürülen gelir ve aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği, söz konusu ödeme tutarlarının yasal faiziyle birlikte geri alınabilmesi amacıyla Kurumca davacı... İş Mahkemesi’nde 2011/1103 Esas numaralı dosyada yersiz ödemelerden kaynaklı istirdat isteminden dolayı itirazın iptali davası açıldığı, Uyap kayıtlarına göre, bu dosyada yapılan araştırma ile, davacı ile boşandığı eşinin boşandıkları dönemde fiilen birlikte olduklarının saptandığı gerekçesiyle itirazın iptaline karar verildiği, ancak kararın temyiz incelemesi tamamlanmadığından henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 37. maddesinde evlenme ödeneğine ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Evlenmeleri nedeniyle gelir veya aylıklarının kesilmesi gereken kız çocuklarına evlenmeleri ve talepte bulunmaları halinde almakta oldukları aylık veya gelirlerin 2 yıllık tutarı bir defaya mahsus olmak üzere evlenme ödeneği olarak peşin ödenir. Evlenme ödeneğine hak kazanmak için hak sahipliği olgusunun gerçekleşmesi gerekir.
Mahkemece, bozma gereğinin tam olarak yerine getirilmediği, verilen kararın eksik araştırmaya dayalı olduğu anlaşılmış olup, davacının boşandığı dönemde boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayıp yaşamadığı tespit edilerek, evlenme tarihinde hak sahipliği sıfatı taşıyıp taşımadığı belirlenmelidir. Bu kapsamda, .. İş Mahkemesi’nin 2011/1103 Esas sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesi beklenilerek, davacı ile boşanılan eşin 5510 sayılı Kanunun 56. maddesi anlamında fiili birlikteliklerinin varlığı halinde, davacının hak sahipliği sıfatı oluşmayacağı ve yeniden evlenme sebebiyle evlenme ödeneğine hak kazanamayacağı gözetilerek, davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, Dairemizin 07.06.2012 tarihli bozma ilamında, 5510 SK.’nun 37. maddesine kullanılan şekilde “evlenme ödeneği” yerine “evlenme ikramiyesi” ibaresinin kullanılmasının hatalı olduğu belirtilmesine rağmen, bozma sonrası gerekçeli kararda da “evlenme ikramiyesi” ifadesine yer verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.