Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/5550 Esas 2020/4181 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5550
Karar No: 2020/4181
Karar Tarihi: 09.10.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/5550 Esas 2020/4181 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı Hazine'nin hüküm ve tasarrufu altındaki bir alanda bulunan ve mülkiyet iddiasında bulunmayan taşınmaz, hali arazi vasfıyla tescil edilmiştir. Davacı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın bir bölümü için tapu iptali ve adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davacının zilyetliğine ilişkin kanıt olmadığından, sadece değirmenler arasındaki boşluk bölümünün davacıya ait olduğuna karar vermiş ve tapu kaydının iptaliyle davacı adına tescilini kabul etmiştir. Ancak, yerel bilirkişi ve tanıkların beyanları soyut kalmıştır ve davacının zilyetlik koşulları oluşmamıştır. Bu nedenle Mahkeme, davanın reddine karar vermesi gerektiği halde, kısmen kabul etmiştir. Bu kararın isabetsiz olduğuna karar verilmiş ve hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri: Tapu Kanunu, Medeni Kanun.
16. Hukuk Dairesi         2017/5550 E.  ,  2020/4181 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
    KANUN YOLU: TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 384 ada 2 parsel sayılı 8.657,03 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, "devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olan ve ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olup, kimsenin mülkiyet iddiasında bulunmadığı" belirtilerek, hali arazi vasfıyla davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın yaklaşık 150 metrekaresinin ve çekişmeli taşınmazın üzerindeki 2 adet faal 1 adet metruk değirmenin kendisine ait olduğu iddiasıyla kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmış; yargılama sırasında ise taşınmaz üzerindeki değirmenler hakkındaki talebinden feragat ederek, aralarındaki boşluk bölümün adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, değirmenler yönünden ise davacının feragati nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, zilyetlikle mülk edinme koşullarının lehine gerçekleştiği iddiası ile çekişmeli 384 ada 2 parsel numaralı taşınmazın bir bölümü hakkında tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan değirmenlerin arasında kalan bölümün tanık beyanları ile davacıya ait olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, dinlenen yerel bilirkişi ve tanıkların bu bölümde davacının zilyet olduğuna ilişkin beyanları soyut nitelikte olduğu gibi, ziraatçi raporunda da temyize konu taşınmaz bölümü üzerinde başkaca tarımsal faaliyetten söz edilmeyip sadece 8-10 yaşlarında iki adet ceviz ağacı bulunduğu belirtildiğine ve dosyada bulunan fotoğraflara göre de davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenler yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.