12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/11239 Karar No: 2016/13194 Karar Tarihi: 04.05.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/11239 Esas 2016/13194 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/11239 E. , 2016/13194 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Borçlu ...."nin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlu ...."nin temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2-Borçlular ... ve ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından keşidecisi ..., avalisti ... ve ..."ın olduğu bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçluların yetkiye itiraz ettiği, mahkemece yetki anlaşmasının geçerli olduğundan bahisle itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. İİK"nun 50. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken HMK"nun yetkiye ilişkin hükümleri uyarınca; bonoya dayalı olarak, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK 6. md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde ancak, TTK"nun 689/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir. HMK"nun 17. maddesinde; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" düzenlemesine yer verilmiş olmakla yetki sözleşmesini düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Somut olayda takip dayanağı bonoda tanzim yeri ile avalistlerin adreslerinin Kadıköy/İstanbul olduğu, bonoda yer alan İstanbul/Merkeze ilişkin yetki şartı tacir olan keşideci ve lehtar yönünden geçerli ise de; itiraz eden avalistler tacir sıfatına sahip olmadıklarından yetki şartı gerçek kişi avalistleri bağlamaz. O halde mahkemece, borçlu avalistler ... ve ... yönünden yetki itirazının kabulü gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlular ... ve ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.