Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/10237
Karar No: 2015/11555
Karar Tarihi: 11.06.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/10237 Esas 2015/11555 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/10237 E.  ,  2015/11555 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.

    Mahkemece, davalı ... hakkındaki dava reddedilip diğer davalı ... yönünden istem kısmen hüküm altına alınmıştır.
    Hükmün davacı ... avukatı ile davalı... avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, temyiz yoluna başvuran taraflar vekillerinin sair itirazlarının reddi gerekir.
    2-) Davalı ...’a ait fabrikanın, diğer davalı ... tarafından yapılarak yerine monte edilen sürgülü demir giriş kapısını sert ve hızlıca açan sigortalının, kapının rayından çıkıp üzerine devrilmesi sonucu yaşamını yitirdiği, 2000 yılında gerçekleşen bu olay sonrasında açılan ceza davasında kusurları saptanan davalıların cezalandırılarak anılan kararın 24.01.2002 günü kesinleştiği, diğer taraftan davacı Kurumca hak sahiplerine 01.03.2011 onay tarihli ölüm aylıkları bağlanarak ilk peşin sermaye değerleri yönünden oluşan zararın üçüncü kişi konumundaki davalılardan teselsül hükümlerine göre rücûan alınması için 05.06.2012 günü işbu davanın açıldığı, yapılan yargılamada ..’ın %85, M.Karataş’ın %5, sigortalının %10 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, davalıların zamanaşımı definde bulunduğu anlaşılmakta olup mahkemece, M.Karataş yönünden zamanaşımının gerçekleştiği gerekçesiyle dava reddedilip diğer davalı ..bakımından ise zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle istem kısmen hüküm altına alınmıştır.
    Davanın yasal dayanaklarından olan 1479 sayılı Kanunun 63. maddesinde, üçüncü bir kimsenin suç sayılır davranışı ile bu Kanunda sayılan yardımların yapılmasını gerektiren bir halin doğmasında, Kurumun, sigortalı veya hak sahiplerine gerekli bütün yardımları yapacağı, ancak, Kurumun, yapılan bu yardımların ilk peşin değeri için üçüncü kişilere, istihdam edenlere ve diğer sorumlulara rücû edeceği
    belirtildikten sonra 70/2. maddesinde, bu Kanuna dayanılarak Kurumca açılacak tazminat ve rücu davalarının 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu açıklanmıştır. Bu tür davalarda borcu ortadan kaldırmamakla birlikte, bunu ileri süren tarafa borcu yerine getirmekten kaçınma yetkisi veren defi niteliğindeki zamanaşımı süresinin işlemeye başlayacağı gün konusunda, anılan Kanunda düzenleme yer almadığından, alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren zamanaşımı süresinin başlayacağı yönündeki 818 sayılı Borçlar Kanununun 128. maddesi uygulanmaktadır.
    Diğer taraftan Kurumun 63. maddeye dayalı rücu hakkı, kanundan doğan, sigortalı veya hak sahiplerine tanınan haktan bağımsız olarak kullanılabilen basit rücu hakkı niteliğinde olduğundan, başkasına ait bir borcu ödeyen kişinin mal varlığında meydana gelen eksilmeyi gidermeye yönelik tazminat niteliğinde yeni bir talep hakkı olması itibarıyla da bu hak, rücu hakkı sahibinin şahsında doğduğu anda alacak muaccel hale gelmekte, buna göre, hak sahiplerine bağlanan ölüm aylıklarının ilk peşin sermaye değerlerinden oluşan rücû alacağı, aylık bağlama kararının Kurumun yetkili organınca onaylandığı gün muaccel hale geldiğinden zamanaşımı süresi de bu tarihten itibaren işlemeye başlamaktadır.
    Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında beliren maddi ve hukuki olgular karşısında, aylık bağlama kararının onay gününden itibaren 10 yıllık süre içerisinde açılan davada mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu,
    a-) Davalı M.Karataş hakkında, zamanaşımı konusunda 818 sayılı Kanunun haksız eyleme ilişkin 60. maddesinde yer alan 1 yıllık süre benimsenerek talebin reddedilmesi,
    b-) Davalı H.Çalım yönünden, zamanaşımı konusunda 818 sayılı Kanunun genel hüküm niteliğindeki 125. maddesinin esas alınması ve ayrıca, teselsül hükümlerine göre istemde bulunulmasına karşın davalıların toplam %90 kusuru yerine yalnızca kendi kusuruna karşılık gelen %85 oranından sorumluluğun benimsenmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, temyiz yoluna başvuran taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davalı ...’a geri verilmesine, 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi