![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2016/2219
Karar No: 2021/1710
Karar Tarihi: 07.04.2021
Danıştay 10. Daire 2016/2219 Esas 2021/1710 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/2219
Karar No : 2021/1710
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki kararının davalı idare tarafından kabule ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Van ili, … ilçesi, … Köyü'nde bulunan ve mülkiyeti davacıya ait olan … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazlarda, 2009 yılında davalı idarece yapılan çalışmalar sırasında dere yatağının yer değiştirmesinden dolayı sel ve taşkın suların getirdiği kum, çakıl, toprak, mil gibi rusubat malzemelerinin birikerek mahsullerine ve araziye zarar verdiğinden bahisle toplam 15.650,23 TL maddi tazminatının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 15/04/2015 tarih ve E:2011/6638, K:2015/1859 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı idarenin bakım, gözetim ve sorumluluğunda bulunan su tahliye deresinin üzerine davalı idarece yol yapıldığı, bu nedenle derenin güzergahının değiştirildiği, yeni dere yatağına derinlik ve su taşıma kapasitesi kazandırılmadığı, ayrıca, davalı idarece ilkbahar periyodik bakım ve temizliğinin yapılmadığı, eriyen kar sularının ve yağmur sularının sele neden olması sonucunda derenin taştığı ve dava konusu taşınmazın ve taşınmaz üzerinde bulunan ürünün zarar gördüğü, bu haliyle 6200 sayılı Yasada Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne yüklenen görevlerin davalı idarece yerine getirilmediği, bahsi geçen olayda davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu ve davacının uğradığı zararın davalı idarece ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davacının maddi tazminat isteminin 14.776,64 TL lik kısmının kabulüne, fazlaya ilişkin kısmı yönünden davanın reddine, kabul edilen 14.776,64 TL tazminatın başvuru tarihi olan 25/12/2009 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yeterince araştırma ve inceleme yapılmadan verilen mahkeme kararının kabule ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının kabule ilişkin kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın kabule ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyize konu kabule ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/04/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(X)- KARŞI OY :
Dosyanın incelenmesinden, mahkemece hükme esas alınan … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.iş dosyasında mevcut bilirkişi raporunda; davalı idarenin bakım ve gözetim sorumluluğunda bulunan su tahliye kanalı üzerine davalı idare tarafından yol yapıldığı, bu yapım sırasında istinat duvarı ve bariyer oluşturulmadığı, derenin güzergahının değiştirildiği, yeni dere yatağına derinlik ve su taşıma kapasitesi kazandırılmadığı, ayrıca davalı idarece ilkbahar periyodik bakım ve temizliğinin yapılmadığı, tahliye deresinin kot derinliği ve genişliğinin kalmaması ve hacminin yetersiz kalması nedeniyle yamaçlardan eriyen kar sularının ve yağmur sularının neden olduğu sel baskınında dava konusu taşınmazın ve taşınmaz üzerinde bulunan ürünün zarar gördüğü, taşınmazın kum, çakıl, taş gibi malzemelerde dolması nedeniyle tarımsal faaliyette kullanılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Mahkemece, bu rapor uyarınca davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu gerekeçesiyle davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, sözkonusu bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmazda meydana gelen zararın tahliye deresinde meydana gelen tıkanmadan kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve dere yatağının değişip değişmediğinin açık bir şekilde ortaya konulmadığı, davalı idarenin yokluğunda yapılan keşif üzerine düzenlenen rapor hükme esas alınarak, gerekli inceleme ve araştırma yapılmaksızın karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, mahkemece yeniden bilirkişi incelemesi yapılarak karar verilmesi gerekmekte iken eksik inceleme sonucu verilen kararda hukuki isabet bulunmadığından, söz konusu kararın kabule ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği oyuyla aksi yönde oluşan Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.