3. Ceza Dairesi Esas No: 2018/11973 Karar No: 2019/7899 Karar Tarihi: 10.04.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/11973 Esas 2019/7899 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın kardeşi olan mağduru silah olarak sayılan bıçakla yaralama suçundan mahkum etmiştir. Ancak mahkeme, temel cezanın sonuç cezaya etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerektiğini gözetmeyerek eksik ceza vermiştir. Ayrıca, haksız tahrik oluşturan eylemin mağdurun sanığa hakaret etmesinden ibaret olduğu kabul edildiğinde, orantılılık ilkesi gözetilerek asgari oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden sanığa haksız yere daha az ceza verilmiştir. Ceza artırımı için TCK’nin 86/1 ve 86/3-e maddeleri kullanılması gerektiği ancak TCK’nin 87/1-d-son maddelerinin doğrudan kullanılması nedeniyle 5237 sayılı TCK'nin 61. maddesine aykırı davranılmıştır. Bu nedenle, temyiz itirazlarının reddiyle hükümler isteme aykırı olarak onanmıştır. Kanun maddeleri: TCK’nin 6/1-f-4, 61, 3; 5237 sayılı TCK’nin 86/1, 86/3-a-e, 87/1-d.
3. Ceza Dairesi 2018/11973 E. , 2019/7899 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetlerinden vazgeçen mağdurlar ... ve ...’ın gerekçeli karar başlığında “mağdur” yerine “müşteki” olarak gösterilmeleri, yine mağdurların hayati tehlike geçirmesi nedeniyle artırım yapılan paragrafda uygulama maddelerinin “TCK’nin 87/1-d maddesi” yerine “TCK’nin 87/3. maddesi” olarak gösterilmeleri mahallinde düzeltilebilir yazım hataları olarak kabul edildiğinden; Sanığın kardeşi olan mağdur ...’ı 5237 sayılı TCK"nin 6/1-f-4 maddesi uyarınca silahtan sayılan bıçak ile vücudunda kemik kırılmasına ve yaşamsal tehlike geçirmesine neden olacak nitelikte olayda, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araç, kastın yoğunluğu, yara yeri ve meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığına göre, TCK"nin 61. maddesi ve TCK"nin 3. maddesindeki orantılılık ilkesi de nazara alınarak TCK"nin 86/1. maddesi uyarınca temel cezanın sonuç cezaya etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, yine sanık hakkında mağdur ...’a karşı kurulan hükümde haksız tahrik oluşturan eylemin mağdurun, sanığa hakaret etmesinden ibaret olduğunun kabulü karşısında, 5237 sayılı TCK"nin 3. maddesi gereğince orantılılık ilkesi gözetilerek TCK"nin 29. maddesi gereğince asgari (1/4) oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde (1/3) oranında indirim yapılarak sanığa eksik ceza verilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından, Kabule göre de; Sanık hakkında mağdur ...’e karşı kurulan hükümde 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-a-e maddesi, mağdur ...’ye karşı kurulan hükümde 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e maddesi ile belirlenen cezalarının TCK’nin 87/1-d maddesi ile bir kat arttırılması, bulunan cezanın 5 yıl hapsin altında kalması halinde TCK"nin 87/1-son maddesi gereğince 5 yıla çıkarılması gerekirken, TCK’nin 86/1. ve 86/3-e maddelerinin tatbikinden sonra TCK’nin 87/1-d-son maddeleri işaret edilerek cezaların doğrudan 5 yıla çıkartılması suretiyle 5237 sayılı TCK"nin 61. maddesine aykırı davranılmış ise de bu husus sonuç ceza üzerinde etkili olmadığından; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin isteme aykırı olarak ONANMASINA, 10.04.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.