Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, 6183 sayılı Yasa"ya göre yapılan takipte kıymet takdirine itiraz ve yeniden kıymet takdiri istemine ilişkindir.

Mahkemece, konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, davalı Kurum vekilinin temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Hüküm İş Mahkemesi tarafından verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 8. maddesi hükmüne göre, iş mahkemelerinden verilmiş bulunan nihai kararların 8 gün içinde temyiz olunması gerekir.
Olayda hüküm 23.09.2014 tarihinde tefhim, 30.10.2014 tarihinde ise temyiz eden davacı vekiline yöntemince tebliğ edilmiş, temyiz ise davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesine cevap verilmesine ilişkin 02.12.2014 havale tarihli dilekçe ile vuku bulmuştur. İş mahkemelerinden verilen kararlara karşı katılma yoluyla temyiz olanağı bulunmadığı da gözetildiğinde, şu duruma göre davada 8 günlük temyiz süresi geçmiştir.
O hâlde, 01.06.1990 gün ve 1989/3 E. 1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı da göz önünde tutularak davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden REDDİNE,
2-) Davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Gerek 506 sayılı Kanun 80/7. maddesi hükmünde, gerekse 5510 sayılı Kanun 88/19. maddesi hükmünde; 6183 sayılı Kanun uyarınca tahsili gereken Kurum alacaklarıyla ilgili uyuşmazlıklarda, yetkili mahkemenin, alacaklı ... Başkanlığının bulunduğu yerdeki iş mahkemesi olduğu kabul edilmiştir.
./..
Yukarıda açıklanan maddelerle getirilen yetkiye ilişkin hüküm buyurucu ve özel nitelikte bir hüküm olup, Hukuk Muhakemeleri Kanununa nazaran uygulama önceliğine sahiptir. 01.12.1993 tarih ve 3917 sayılı Kanun ile Kurum alacakları kamu alacağı düzeyine getirildiğinden sözü edilen yetki kuralı kamu düzeni ile ilgilidir. Bu kuralının uygulanabilmesi için; önce 6183 sayılı Kanuna göre takibin yapılması, sonra uyuşmazlığın da bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olması gereklidir.
Somut olayda davalı Kurum tarafından 6183 sayılı Kanun uyarınca takip yapılmış olup, dava da bu takip ile ilgili olarak açılmıştır. Ödeme emirleri davalı Kurumun, ... tarafından çıkarılmış olmakla, belirtilen kesin yetki kuralı uyarınca alacaklı müdürlüğün bulunduğu .. İş Mahkemesi yetkili ve görevli olduğundan, mahkemece, dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.