12. Hukuk Dairesi 2016/1949 E. , 2016/13122 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan adi kira ve hasılat kiralarına ait örnek 13 takipte, alacaklı vekilinin borçlunun adrese dayalı kayıt sistemindeki adresine tebligat çıkartılması talebinin icra müdürlüğünce reddedilmesi üzerine ret kararının şikayet konusu yapıldığı mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun Bilinen Adreste Tebligat başlıklı 10/1. maddesinde; ""Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyla her yerde tebligat yapılması caizdir"" hükmü yer almaktadır. 11.01.2011 tarihinde 6099 sayılı Kanunun 3.maddesiyle eklenen 10/2. maddesine göre ise; "" Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır."" düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı Yasa"nın Tebliğ İmkansızlığı Ve Tebellüğden İmtina başlıklı 21. maddesine 6099 sayılı Kanunun 5. maddesiyle eklenen 21/2. maddesinde de; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır."" hükmüne yer verilmiştir.
Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine göre; ""Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79"uncu maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir"" düzenlemesi öngörülmüştür. Aynı Yönetmeliğin 31/1-c maddesinde de; ""Tebliğ memuru, ek-1"de yer alan (2) numaralı örneğe uygun olarak düzenlenen ihbarnameyi gösterilen adresteki kapıya yapıştırır"" hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda borçlunun bilinen adresine çıkartılan tebligatın bila tebliğ iade döndüğü görülmektedir. Bu durumda borçlunun bilinen adresine çıkarılan tebligat iade edildiğine göre 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. maddesindeki koşul oluşmuş olmakla borçlunun adrese dayalı kayıt sistemindeki adresine aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca tebligat çıkarılması gerekir.
O halde mahkemece borçlunun adres kayıt sisteminde adresi olup olmadığı tespit edilerek varsa T.K"nun 21/2. maddesi gereğince tebligat çıkartılması için İİK"nun 17/2. maddesi gereğince icra müdürlüğüne talimat verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.