![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2021/3183
Karar No: 2022/570
Karar Tarihi: 24.01.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3183 Esas 2022/570 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi, bir tazminat davasında yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı inceleyerek, hükmün talep, deliller ve gerekçe kısımlarında dosya içeriği ile ilgisiz bilgilere yer verildiği gerekçesiyle bozdu. Bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılamada, davacıya maddi ve manevi tazminat verilmesine karar verildi. Ancak bu kararın davalı vekili tarafından temyiz edildiği ve verilen tazminat miktarının davalı lehine kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmediği belirtildi. Bu nedenle, hüküm birinci paragrafı hükümden çıkarılarak, davacının davasının kısmen kabulü ile tazminat miktarının belirtilen Kanun maddeleri doğrultusunda davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildi. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi: Beraat kararının kesinleşmesinden sonra bir yıl içinde açılan tazminat davaları hakkındadır.
- 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi: Kararların bozulması ve düzeltilmesi hakkındadır.
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: Bozulan kararlarda yapılabilecek işlemleri ve yeniden yargılamayı düzenlemektedir.
- 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi: Yargılamanın yenilen
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/01/2012 tarih, 2011/33 Esas – 2012/10 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 11/12/2010 - 15/02/2011 tarihleri arasında 66 gün utuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda davacının belirtilen suçtan beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 29/03/2012 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve Kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 4.375 TL maddi, 7.500 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 1.218,65 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, hükmün talep, deliller ve gerekçe kısımlarında dosya içeriği ile ilgisiz bilgilere yer verilmesi, kararın davacının (sanığın) müdafii olan Av. ...'a hangi tarihte tebliğ edildiği araştırılıp tebliğ evrakının onaylı bir sureti de dosya içerisine alınarak, beraat kararının davacı (sanık) yönünden hangi tarihte kesinleştiği, mahkemece düzenlenen şerhte kesinleşme tarihi olarak belirtilen 29/03/2012 tarihinin doğru olup olmadığı ve neticede 29/03/2013 tarihinde açılan tazminat davasının 5271 sayılı CMK'nın 142/1. maddesinde öngörülen beraat kararının kesinleşme tarihini izleyen bir yıllık süre içinde açılıp açılmadığı tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği ve Dairemizin 05/06/2017 tarih, 2016/2322 Esas – 2017/4676 Karar sayılı bozma ilamının gereği de tam olarak yerine getirilmediği; gerekçeli karar başlığında, ''Dava'' yerine ''Suç'', ''Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' olan dava türü yerine ''Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kişilere tazminat verilmesi'', ''Dava tarihi'' yerine ''Suç tarihi/saati'', ''16/02/2018'' olan karar tarihi yerine ''20/02/2018'' yazılması ile ''Suç yeri: .../Merkez'' ve ''Davacı: K.H.'' ibarelerine yer verilmesi gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 1.237,94 TL maddi, 4.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmakla;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/02/2018 tarih ve 2017/398 - 2018/116 sayılı kararı ile davacı lehine1.218,65 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminata hükmedilip, bu hükmün yalnızca davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olduğunun anlaşılması karşısında, bu hükümle verilen tazminat miktarının davalı lehine kazanılmış hak teşkil edeceği gözetilmeden, bu miktarın üzerinde kalacak şekilde tazminata hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün birinci paragrafı hükümden çıkarılarak, yerine ''Mahkememizin 16/02/2018 tarih 2017/398 - 2018/116 sayılı kararı ile davacı lehine 1.218,65 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş olması ve bu hükmün yalnızca davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olduğundan bu hükümle verilen miktarın davalı lehine usuli kazanılmış hak teşkil edeceği gözetilerek, davacının davasının kısmen kabulü ile 1.218,65 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminatın 11/12/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.