17. Hukuk Dairesi 2014/4996 E. , 2014/5464 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Artvin Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2013
NUMARASI : 2011/109-2013/641
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı A. Anonim Türk Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin oto kiralama işi yaptığını, aracının davalı sigorta şirketine kaskolu olduğunu, müvekkilinin aracı davalı E.. Ö.."a kiraladığını ve teslim ettiğini, davalı İ.. B.."ın yönetiminde iken tek taraflı kazada pert olduğunu davalı sigortacının ihbara rağmen zararı ödemediğini, müvekkilinin aracını kiralayamaması sebebiyle kazanç kaybının da bulunduğunu belirterek 44.050 TL araç bedeli ile 13.700 TL kazanç kaybı toplamı 57.750 TL"nın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı A. Anonim Türk Sigorta A.Ş. vekili kazanın ihbar edilen şekilde gerçekleşmediğini, sürücü değişikliği yapıldığını tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı E.. Ö.. vekili, müvekkilinin aracı kiraladığını ancak sürücü olmadığını, araç diğer davalının yönetiminde iken kazanın meydana geldiğini, kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, zarardan diğer davalı sigortacının sorumlu olduğunu, sürücüye rücu imkanının bulunduğunu, hasar miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalılar E.. Ö.. ve İ.. B.. hakkındaki davanın reddine, davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 30.550 TL"nın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalı A.Anonim Türk Sigorta A.Ş."den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı Sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalı sigorta şirketinin, davacı sigortalıya ait aracın sürücüsünün İ.. B.. olmadığını somut delillerle kanıtlayamamasına göre davacı vekili ile davalı sigorta şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine dayanılarak sigorta şirketi aleyhinde açılan alacak, araç kiralama sözleşmesine ve sözleşmeye aykırılığa dayanılarak davalı E. Ö. ile haksız fiile dayanılarak sürücü İ.. B.. aleyhinde açılan tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK"nın 266.maddesi gereğince "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir." Davalı sürücünün kusur durumunun tespiti yönünden alınan 22.3.2013 tarihli ATK raporunda İ.. B.."ın %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Olay tek taraflı kaza şeklinde meydana gelmiş olup kaza tespit tutanağında da sürücü İlhan"ın tamamen kusurlu olduğu belirtilmiştir. Davacı aracı, davalı sigorta şirketine 16.9.2010/16.9.2011 vadeli kasko poliçesi ile sigortalı olup, 44.050 TL sigorta bedeli öngörülmüştür. Ancak taraflar arasında düzenlenen poliçede açıkça kazanç kaybının teminat kapsamında olduğu belirtilmemiştir. Kasko sigorta şirketleri riziko nedeniyle meydana gelen gerçek zarardan sorumlu olup, kazanç kaybı, değer kaybı gibi dolaylı zararlar açıkça poliçede teminat altına alınmadıkça bunlardan sorumluluğu bulunmamaktadır.
Kasko Sigortası Genel Şartlarının B.3.3.1.2.1.maddesi hükmü uyarınca "onarım masrafları, sigortalı, taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır." Ekspertiz raporunda davacı aracında KDV hariç 20.724,17 TL tutarında onarım masrafı bulunduğu, piyasa rayiçlerinin 32.000 TL olduğu belirtilmiştir. Davacı vekili, aracın kaza sonucu pert olduğunu, müvekkilinin araç kiralama işiyle iştigal ettiğini, kaza sebebiyle aracın kiralanamadığını belirterek 44.050 TL sigorta bedeli ile 13.700 TL kazanç kaybı toplamı 57.750 TL"nın davalılardan dava tarihinden işleyecek faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Mahkemece araç hasarı konusunda uzman olmayan mali müşavir, sigorta uzmanı, sözleşmeler hukuku uzmanı bilirkişi kurulundan rapor alınmış; bu raporda aracın 21 günde tamirinin mümkün olduğu, günlük 200 TL"dan 2.100 TL kazanç kaybı oluştuğu, aracın pertinin ekonomik olacağı, piyasa rayicinin 32.000 TL, sovtaj bedelinin 13.500 TL olduğu sigorta şirketi dışındaki davalıların bakiye 18.500 TL zarardan sorumlu olacakları, davacı ile davalı sigorta şirketi arasında düzenlenen poliçenin paket poliçe olup 44.050 TL kasko sigorta bedeli içinde zımnen kazanç kaybının da bulunduğu, piyasa değeri 32.000 TL olan aracın 44.050 TL"sına sigorta edilmesindeki amacın, paket poliçe ile adı konulmadan kazanç kaybının da teminat altına alınması olduğu, sigortacının sovtaj bedelinin mahsubunu talep hakkı bulunmakla birlikte poliçede öngörüen 44.050 TL sigorta bedelinin fahiş olduğunu ileri süremeyeceği, bu nedenle davalı sigorta şirketinin 44.050 TL sigorta bedelinden 13.500 TL sovtaj bedelinin tenzili ile bulunan 30.550 TL"den sorumlu olacağı, bunu sigortalısına ödedikten sonra diğer davalılara rücu edebileceği, bu bedelin içinde kazanç kaybıda olduğundan davacının ayrıca kazanç kaybı talep edemeyeceği belirtilmiştir. Mahkemece, davalı sigorta şirketinden tahsil edilecek 30.550 TL içinde kazanç kaybının da yer aldığı, sigortacının şirketi dışındaki davalılardan tahsile karar verilmesinin sebepsiz zenginleşmeye neden olacağı gerekçesiyle davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın 30.550 TL alacak yönünden kabulüne diğer davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
Bu durumda mahkemece, öncelikle davacı ile davalı sigortacı arasında düzenlenen kasko sigorta poliçesinde kazanç kaybının teminat altına alınmadığı, davalı sigortacının kazanç kaybı zararından sorumlu olmadığı, 44.050 TL"nin aracın kasko sigorta bedeli olduğu, sigorta şirketinin poliçede belirlenen sigorta bedeli ile bağlı olmadığı, araçta meydana gelen gerçek zarardan sorumlu olduğunun kabulü ile davalı sigorta şirketi yönünden kazanç kaybı zararı hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi, daha sonra İTÜ veya KGM fen heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek araç hasarı konusunda uzman 3 kişilik uzman bilirkişi kurulundan, davacı aracında davaya konu trafik kazası sebebiyle meydana gelen kaza tarihindeki KDV dahil onarım masrafının (parça bedeli+işçilik bedeli+KDV) belirlenmesi, aracın omarımının mı pertinin mi ekonomik bulunduğu, pertinin uygun görülmesi halinde aracın olay tarihindeki 2.el piyasa rayiç değeri ile sovtaj değerinin tespiti, aracın onarımının ekonomik olması halinde makul tamir süresinin, pertinin uygun olması halinde aynı özelliklere sahip yeni bir araç alınması için gereken sürenin belirlenmesi, belirlenecek bu sürelere göre günlük 100 TL"sından kazanç kaybının tespit edilmesi hususlarında tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre araçta meydana gelen gerçek zarardan davalı sigortacının sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi eksik inceleme ve uzman olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kabule göre de; davalı sigorta şirketi aleyhinde açılan davanın kısmen reddine karar verilmesine göre, davanın reddedilen kısmı üzerinden, dava ve duruşmalarda kendini vekil ile temsil ettiren davalı sigorta şirketi lehine vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu ya da olumsuz hiç karar verilmemesi de doğru değildir.
3-Davacı vekilinin temyiz itirazına gelince; davalılardan E.. Ö.., davacıya ait aracı 21.10.2010 ila 25.10.2010 tarihleri arasında, 21.10.2010 tarihli oto kiralama sözleşmesi ile kiralamış, sözleşmede sürücü olarak davalı E.. Ö.. gösterilmiştir. Adı geçen davalı otomobili kendisinin kullanacağını, başkasına vermeyeceğini, tehlikesi ve bakım sorumluluğu şahsına ait olmak üzere aracı kiraladığını, sözleşmeyi okuduğunu, belirtilen şartları tamamen kabul ve taahhüt ettiğini imzası ile teyit etmiştir.
Davalı E.. Ö.., bu taahhüt ve şartlarla aracı kiralamasına rağmen olay tarihinde, kiralanan araç dava dışı İ.. B.."ın sözleşmeye aykırı davranması sebebiyle bu davayı açmıştır. Diğer davalı İ.. B.. aracın sürücüsü olup, haksız fiil failidir. Bu davalı aleyhinde de haksız fiile dayanılarak dava açılmıştır. ATK raporuyla da sabit olduğu gibi olayda %100 kusurludur. Davalı E. Ö. ile İ. K. arasında, BK"nun 50 ve 51.maddelerinde düzenlenen müteselsil sorumluluk bulunmaktadır. Adı geçen davalılar davacı aracında meydana gelen gerçek zarar ve kazanç kaybından müşterek ve müteselsilen sorumludurlar. Bu nedenle yukarıda 2 nolu bent gereğince uzman bilirkişi kurulunca tespit edilecek tazminat ile kazanç kaybının davalılar E.. Ö.. ile İ.. B.."dan tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde bu davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmesi de isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı sigorta şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı A. Anonim Türk Sigorta A.Ş. vekilinin, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı E.. G.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı A. Anonim Türk Sigorta A.Ş."ne ve davacı E.. G.."a geri verilmesine 10.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.