13. Ceza Dairesi 2018/14804 E. , 2019/2137 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Hükümlü hakkında Ankara 22. Asliye Ceza Mahkemesince 2004/180 Esas ve 2004/379 Karar sayılı ilamla verilen hükmün Yargıtay 10. Ceza Dairesince 22.11.2004 tarihinde onandığı; 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun lehe hükümlerinin uygulanması talebi üzerine, 11.07.2005 gün 2004/180-379 sayılı kararı ile 5237 sayılı yasaya göre uygulama yapılması yönünden istemin kabulü ile infazın 5237 sayılı yasada belirtildiği üzere 8 Yıl Hapis Cezası üzerinden yapılmasına ek karar verilmiş,
Hükümlü ... 07.12.2006 tarihli dilekçesi ile verilen ek karara itiraz ettiği, itiraz üzerine dosya 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi 08.01.2007 gün ve 2006/1093 D,iş sayı ile kararın ve dosyanın Yargıtay C. Başsavcılığına gönderilmesine karar verdiği, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 23.12.2010 gün ve 2007/145 esas 2010/21099 sayılı ile hükmün bozulduğu ve Ankara 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/265 esasına kayıt edildiği, mahkemenin 24.11.2011 günlü duruşmasında sanık ile müştekinin yokluklarında, sanığın cezasının infaz edilmiş olması sebebiyle talebin konusu kalmadığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, ancak kararın hükümlüye tebliğ edilmediği anlaşıldığından hükümlü ... müdafiisi Av ..."nun mahkemeye göndermiş olduğu 01.10.2015 günlü dilekçesini temyiz dilekçesi olarak kabul edilerek; Ankara 22. Asliye Ceza mahkemesinin 24.11.2011 tarih 2011/265-2011/658 karar sayılı kararının temyiz incelemesi için yapılan inceleme de;
Diğer temyiz itirazlarıda yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7/2, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9/3. maddesindeki "Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir." şeklindeki düzenleme ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.12.2005 tarih, 2005/3-162-173 ve 11.07.2006 tarih, 2006/5-182/182 sayılı kararlarında; sonraki yasa ile suçun unsurlarının veya özel hallerinin değiştirilmesi, cezanın tayin ve takdiri ile artırım ve indirim oranlarının belirlenmesi, seçimlik cezalardan birinin tercihi ve seçenek yaptırımların ya da cezanın kişiselleştirilmesini gerektiren hallerde duruşma açılarak karar verilmesi zorunlu olduğu gözetilmeden, evrak üzerinden karar verilmesinde,
2-Olay tarihinde hükümlünün diğer sanıklar ile birlikte müştekilere ait ikametlerin kapısını kırarak içeriden hırsızlık yapması şeklindeki eylemlerinin 765 sayılı TCK"nın 493/1-son ve 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlık suçunun yanında TCK"nın 116/1, 151/1. maddelerine uyan konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını da oluşturması karşısında, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçları açısından uzlaşma hükümleri de değerlendirerek, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK’nın ilgili maddeleri uyarınca Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde ayrı ayrı uygulamalar yapılıp, cezalar belirlenip, sonuç cezaların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasa değerlendirmesi yapılmasında zorunluluk bulunduğu gözetilmeden karar verilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında hükümlü yararına uygulamaların kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 13.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.