7. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4546 Karar No: 2021/11227 Karar Tarihi: 28.09.2021
5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/4546 Esas 2021/11227 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2019/4546 E. , 2021/11227 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; I) Katılan ... İdaresi vekilinin münhasıran nakil aracına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Katılan vekilinin temyizi hükmün gerekçesine yönelik olmayıp nakil aracının müsaderesi kararını temyizde hukuki yararı bulunmadığından temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, II) Sanığın temyiz talebinin incelenmesinde; 1. Sanık hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/10. maddesi son cümlesinin uygulanmasından sonra TCK’nun 43/1. maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, 2. Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, 3. Sanık hakkında takdiri indirim uygulanması sırasında uygulama maddesinin 62/1 yerine 62/2 olarak gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6 maddesine aykırı davranılması, 4. 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK’nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, yine 01.06.2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde taksitlerin C. Başsavcılığınca yapılacak ödeme emrinin tebliğinden itibaren ödenmesine karar verilmesi ve doğrudan verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin ihtar edilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.