Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8386
Karar No: 2015/12629
Karar Tarihi: 06.04.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/8386 Esas 2015/12629 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/8386 E.  ,  2015/12629 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin işin niteliği gereği reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    İş sözleşmesinin geçerli ve haklı sebep olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirten davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı işveren vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini, davalı şirketin davacıya karşı istifaya zorlayıcı herhangi bir eylemin olmadığını, şirkete ait kar zarar tablolarının incelenmesinde davalı şirketin sürekli zarar eden bir firma olduğunu, bu zararının bir kısmının engellenmesi için bazı bölümlerin kapatılması ve iş yerende çalışan işçilerin de iş sözleşmelerinin feshi için işletmesel bir karar almak zorunluluğu doğduğunu, davalı şirketin bazı bölümlerinin kapatılması ayrıca işyerinde çalışan işçilerinde iş sözleşmenin fezhi için işletmesel bir karar aldığını ve alınan karar sonucu şirketin bu kararını tutarlı bir şekilde uyguladığı gibi keyfi davranışlarda bulunmadığını, davalı şirket tarafından yapılan feshin geçerli olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davacının 27.10.2008-10.02.2014 tarihleri arasında davalının iş yerinde ürün müdürü olarak çalıştığı; birimin kapatıldığı gerekçesiyle 10.02.2014 tarihinde davacının işine son verildiği, her ne kadar davalı taraf feshin geçerli olduğunu ve iş yerinin faaliyetine son verdiğini iddia etmiş ise de, usul ve kanuna uygun bulunan hukukçu hesap bilirkişisinin 12.11.2014 tarihli raporuna göre de davacının çalıştığı birimin kapatılmış olmasında dahi davacının iş yerindeki kıdemi ve üst düzey yönetici olması dikkate alındığında davacının davacının başka bir birimde görevlendirilmemesi veya bu yönde herhangi bir bildirim bulunmaması dikkate alındığında davalı işverenin feshe gerekçe gösterdiği sebepleri somut olarak ortaya koyamadığı, fabrikanın kapanmasının da davanın esası açısından bir etkisinin olmadığı anlaşılmakla açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, kanuni dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
    4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, iş yerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
    İşletmenin, iş yerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış imkânlarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini imkansız hale getiren iş yeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, iş yerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, iş yerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.
    İşletmenin, iş yerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma imkanlarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.
    4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
    Dosya içeriğinden, davacının 27.10.2008 tarihinden itibaren davalıya ait işyerinde pazarlama-ürün müdürü olarak çalıştığı, 10.02.2014 tarihli fesih bildirimine göre davacının çalışmakta olduğu birimin kapatılmasından dolayı 4857 sayılı Kanun"u 18. maddeye göre davacının iş sözleşmesinin sona erdirildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda iş yerinde davacının, çalıştığı birimin kapatılması sebebiyle iş sözleşmesinin 10.02.2014 tarihinde feshedildiği, dosyada mevcut ...Müdürlüğüne 18.09.2014 tarihinde yazılan dilekçede işyerinin bütünüyle kapatılarak kesin ve devamlı suretle faaliyete son verilmesi sebeplerinden dolayı 25 işçinin iş sözleşmelerinin otuz gün sonra 18.10.2014 tarihinde 4857 sayılı Kanun"u 17. maddesine göre feshedileceğine dair yazının bulunduğu, davalı şirketin iki şubesinin bulunduğu, birinin davacının da çalıştığı...şubesi, diğerinin ise ... ofisi olduğu,... kayıtlarının incelenmesinden İstanbul şubesinde Ekim 2014 tarihi itibariyle bir işçinin çalışıyor gözüktüğü, onun da 30.11.2014 tarihinde işten ayrıldığı,...şubesinde ise fesih tarihinde 44 işçi çalışırken Ekim 2014"te 32 kişinin işten çıkarıldığı, 6 kişinin iş yerinde çalışıyor gözüktüğü, bunlardan da 4 kişinin Kasım 2014 tarihinde işten ayrıldıkları, davalı işyerinin 2012 ve 2013 yılı kurumlar vergisi beyannamelerinde bilanço karı bulunmayıp bilanço zararının bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Davacı vekili, davalı şirket hisselerinin el değiştirdiğini ve yönetim kadrosunda değişikliğe gidildiğini, fesihten sonra davacının yetkilerinin başka birine verildiğini ileri sürmüştür. Buna göre öncelikle gerçekten davacı şirket hisselerinin el değiştirip değiştirmediği, yönetim kadrosunda değişikliğe ve yeniden yapılanmaya gidilip gidilmediği belirlenmelidir. Diğer yandan, davalı şirket hisselerinin % 100"ünü devralıp da aynı işyerinde ve aynı konuda faaliyette bulunulması halinde işyeri devrinden söz edilmelidir. Belirtmek gerekir ki, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 6. maddesinde de ifade edildiği gibi salt işyeri devri fesih için geçerli sebep teşkil etmez. Bu sebeple, davalı şirket hisselerini devralan dava dışı firmanın faaliyet konusu ile işyerleri ve adresleri araştırılmalı, hisse devrinden sonra davalı şirketin işyerlerinde bu kez dava dışı firma adına aynı konuda faaliyette bulunulup bulunulmadığı ve bu işyerlerinde çalışan işçi sayısı belirlenerek fiilen bir işyeri devri olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Ayrıca hisse devrinden sonra dava dışı firmanın işçi sayısında artış olup olmadığı, daha önce davacı şirket işçisi olup da devirden sonra bu kez dava dışı firmaya bağlı çalışan bulunup bulunmadığı da tespit edilerek toplanacak deliller dosya içeriği ile birlikte değerlendirilip sonucuna göre feshin geçerli nedene dayanıp dayanmadığına karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalıdır.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 06.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi