Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/11388 Esas 2012/2581 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11388
Karar No: 2012/2581
Karar Tarihi: 23.02.2012

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/11388 Esas 2012/2581 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı vekili, müvekkilinin Limonlu kasabası Bahçecik mevkiinde bulunan 2 parça taşınmazı imar-ihya ettiğini, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek Medeni Yasanın 713. maddesi hükmüne göre müvekkili adına tescilini istemiştir. Ancak, fen bilirkişi tarafından düzenlenen krokili raporda bir taşınmazın orman tahdit haritası içinde kaldığından kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği, diğer taşınmazın da orman niteliği ile tescil dışı bırakıldığı belirtilmiştir. Mahkeme, 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddedilmesine karar vermiştir. Karar Medeni Kanunun 713. maddesi uyarınca tapusuz olan taşınmazların tesciline ilişkindir.
Medeni Kanunun 713. maddesi, tapusuz olan taşınmazların, tapu sicilinde tesciline karar verilecek duruma gelmesi için hak sahibinin talepte bulunması halinde, hak sahibinin sahip olduğu zamanaşımı hükümlerine göre taşınmazı kazanabileceğini düzenlemektedir.
20. Hukuk Dairesi         2011/11388 E.  ,  2012/2581 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, 18.04.2008 havale tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Limonlu kasabası Bahçecik mevkiinde bulunan 2 parça taşınmazı müvekkilinin imar-ihya ettiğini, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek Medeni Yasanın 713. maddesi hükmüne göre müvekkili adına tescilini istemiş, davanın devamı sırasında vergi kaydına da tutunmuştur. Mahkemece, fen bilirkişi tarafından düzenlenen krokili raporda (B) ile işaretlenen taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığından kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilmeyeceği, (A) ile işaretlenen taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası dışında kaldığı ancak öncesinin orman olduğu, genel arazi kadastro çalışmaları sırasında orman niteliği ile tescil dışı bırakıldığı, 1961 tarihli memleket haritasında orman içi açıklık olarak, 1990 tarihli memleket haritasında çalılık,1988 çekim tarihli hava fotoğrafında dağınık ve sıra halinde çalılık olarak gözüktüğünden imar-ihya tarihinden dava tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazların tesciline ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 09.09.1982 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması, daha sonra 04.03.1988 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 6831 sayılı Yasanın 3302 sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1961 yılında yapılıp kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 23/02/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.