20. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/11377 Karar No: 2012/2578 Karar Tarihi: 23.02.2012
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/11377 Esas 2012/2578 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2011/11377 E. , 2012/2578 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 22.01.2007 havale tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... kasabasında bulunan 2 parça taşınmazı müvekkilinin imar-ihya ettiğini, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek Medeni Yasanın 713. maddesi hükmüne göre müvekkili adına tescilini istemiştir. Mahkemece, fen bilirkişi tarafından düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen taşınmazın davacı adına tesciline yönelik verilen kararın Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince bozulmuştur. Hükmüne uyulan Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 27.04.2006 gün 2006/1964-2851 sayılı bozma kararında özetle “Taşınmazın ... beldesi sınırları içinde bulunduğu halde ... Belediye Başkanlığının davada taraf olarak gösterilmediği, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yöntemince araştırılmadığı, komşu parsellerin kadastro tespit tutanakları ve dayanak belgelerinin getirtilip uygulanmadığı, davacı tanıklarının dinlenmediği, bu sebeple tüm bu eksikliklerin giderilmesi, oluşacak sonuca göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası dışında kaldığı, 1957 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında orman niteliği ile tescil dışı bırakıldığı, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafında orman olarak gözüktüğü, kadastro sırasında orman niteliği ile tescil dışı bırakılan ve öncesi orman olan taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği, 4999 sayılı Yasanın 7. maddesi uyarınca herhangi bir nedenle orman sınırları dışında bırakılan orman niteliği ile yeniden yapılacak orman kadastro çalışmaları sırasında orman sınırları içine alınabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazların tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 08.09.1975 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması, daha sonra 11.06.1990 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1957 yılında yapılmış, 25.03.1958-24.04.1958 tarihleri arasında ilan edilip kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir. Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 23/02/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.