Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/16627 Esas 2020/1079 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16627
Karar No: 2020/1079
Karar Tarihi: 19.02.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/16627 Esas 2020/1079 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, 607 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının Hazine adına tescili için açılmıştır. Davalılar, hak sahipliklerinin kayıtsız şartsız devam edeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkeme, göçebelik hususuna ilişkin şartların açık ve kesin bir düzenlemeyle belirlenmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Kararın temyizi reddedilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Mülga 2510 sayılı Kanunu göre hak sahibi olanların hak sahiplikleri herhangi bir koşul aranmaksızın bu Kanuna göre devam eder. (6495 sayılı Kanun, İskan Kanunu'nun Geçici 7. maddesi, 3. fıkra)
1. Hukuk Dairesi         2016/16627 E.  ,  2020/1079 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVALILAR : ... V.D.
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, davalıların mülga 2510 sayılı Kanun uyarınca Mahalli İskan Komisyonunun 15.03.1996 tarihli kararı ile hak sahibi yapıldığını, 607 parsel sayılı taşınmazın tahsisen davalılar adına tescil edildiğini, Mahalli İskan Komisyonunun 15.06.2011 tarih 2011/23 sayılı kararı ile aile temsilcisinin hak sahipliği kararından önce SSK kaydının olması nedeniyle hak sahipliklerinin iptaline karar verildiğini, bu karara karşı davalıların idare mahkemesinde açtıkları davanın retle sonuçlandığını ileri sürerek dava konusu 607 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, 6495 Sayılı Kanun ile 5543 sayılı İskan Kanununa eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası gereği hak sahipliklerinin kayıtsız şartsız devam edeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, göçebelik hususuna ilişkin tarafların hak sahipliği yapıldığı dönemde hangi şartların kabul edildiğinin açık ve kesin bir düzenlemeyle belirlenmediği, dolayısıyla idarenin işlemlerinin güvenilirliği, somut, belirli, genel ve kamu düzenini sağlayıcı istikrar ilkeleriyle iç içe olduğu göz önüne alındığında sigorta kaydının olmasının hak sahipliğini engelleyeceğinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    -KARAR-

    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, 12.07.2013 tarihinde kabul edilen 6495 sayılı kanun ile 5543 sayılı İskan kanununa eklenen Geçici 7. maddenin 3. fıkrasında "Mülga 2510 sayılı Kanunu göre hak sahibi olanların hak sahiplikleri herhangi bir koşul aranmaksızın bu Kanuna göre devam eder" hükmü uyarınca, davanın reddine ilişkin verilen karar bu gerekçe ile ve sonucu itibariyle doğru olduğuna göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 19.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.