Çocuğun cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/7319 Esas 2020/4160 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7319
Karar No: 2020/4160
Karar Tarihi: 20.10.2020

Çocuğun cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/7319 Esas 2020/4160 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesi, çocuğun cinsel istismarı suçundan verilen bir hükmü temyiz eden müdafi tarafından yapılan itirazları doğru buldu. Bölge Adliye Mahkemesi, daha önce bir adli tıp raporuna dayanarak verilen hükmün usule uygun olmadığına karar verdi. Bu nedenle, yeniden bir adli tıp uzmanı da dahil edilerek beş kişilik bir heyet tarafından muayene edilip sonuçlara göre hüküm verilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61. maddesi uyarınca söz konusu maddenin 1. fıkrasında belirtilen hususların değerlendirilmesi ve takdir hakkının alt ve üst sınırlar arasında kullanılması gerektiği vurgulandı. Bu nedenle, hüküm BOZULDU ve dosya yeniden incelenmek üzere Bölge Adliye Mahkemesine gönderildi.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 103/6. maddesi
- TCK'nın 61. maddesi
- TCK'nın 3/1. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. maddesi ve fıkraları
14. Ceza Dairesi         2019/7319 E.  ,  2020/4160 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Bölge Adliye Mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiriyle anılan hükme ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Bölge Adliye Mahkemesince 28.04.2017 tarihinde çocuğun cinsel istismarı suçundan verilen hükmün sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 23.05.2018 tarihli ilamıyla, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından düzenlenen ruh sağlığındaki bozulma ile sanığın eylemi arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığına ilişkin açıklama içermeyen ve içeriği itibarıyla yetersiz 08.04.2015 tarihli rapora istinaden lehe kanun değerlendirmesi yapılması gerekçesiyle hükmün bozulması sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince içerisinde adli tıp uzmanı bulunmaksızın dört tane çocuk, ergen ruh sağlığı ve hastalıkları anabilim dalı öğretim üyesinden oluşan ve heyet oluşumu yönünden yetersiz kurulca hazırlanan 29.01.2019 tarihli ek rapora istinaden uygulama koşulları oluşmadığı halde TCK’nın 103/6. maddesinin tatbiki suretiyle lehe kanun değerlendirmesi yapılması karşısında mağdurun dava dosyası ile birlikte yeniden Hacettepe Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Ana Bilim Dalına sevk edilerek usulüne uygun şekilde içinde adli tıp uzmanı da bulunacak şekilde yeniden oluşturularak beş kişilik heyete sevk edilip ruh sağlığına ilişkin muayenesi yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlendikten sonra lehe kanun değerlendirilmesi yapılması gerekirken usule aykırı ek rapora dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    Lehe aleyhe kanun değerlendirmesi yapıldığı sırada, 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanundan önceki 5237 sayılı 103/1. maddesinin uygulanması halinde TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlar ile dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçelerde gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki alt ve üst sınırlar arasında takdir hakkının kullanılması zorunluluğuna uyulmayarak, olayın oluşumu ve cereyan tarzına uygun düşmeyen, kanun maddesindeki ifadeleri aynen tekrar ederek ve ayrıca maddede yer almayan gerekçelere de dayalı olarak temel cezanın asgari hadden uzaklaşılarak belirlenmesi suretiyle TCK"nın 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi ile hak ve nasafet kurallarına aykırı davranılması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılan mağdur vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesinin 27.02.2019 gün ve 2018/1934 Esas, 2019/332 Karar sayılı hükmünün 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesine gönderilmesine, 20.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.