Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/2362 Esas 2016/12960 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2362
Karar No: 2016/12960
Karar Tarihi: 03.05.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/2362 Esas 2016/12960 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/2362 E.  ,  2016/12960 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Borçlu vekilinin temyiz dilekçesinin alacaklı vekiline 12.01.2016 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin katılma yoluyla temyiz talebinin 26.01.2016 tarihinde 10 günlük temyiz süresinden sonra yapıldığı anlaşılmıştır. Süre aşımı bakımından alacaklının temyiz dilekçesinin (REDDİNE),
    2- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Borçlu aleyhine verilen tedbir nafakasına ilişkin ara kararına dayalı olarak başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte, borçlu tarafından, boşanma davasının kesinleştiği ve yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulduğundan bahisle, maaşından alacaklı lehine yapılan kesintinin iptal edilerek lehlerine takdir edilen vekalet ücretinin mahsubu talebi ile icra müdürlüğüne başvurulduğu, taleplerinin reddedildiği, bunun üzerine icra müdürlüğü işleminin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyizi üzerine Dairemizce boşanma kararının kesinleşmesine kadar tedbir nafakasının devam edeceği, boşanma ilamının kesinleştiği tarihten nafaka hükmünün bozulduğu tarihe kadar da yoksulluk nafakası istenilmesinin mümkün olduğu, bu tarihten sonra İİK"nun 40. maddesi uyarınca nafaka talep edilmesinin mümkün olmadığı, borçlunun ilamdan kaynaklanan alacağının takas ve mahsubunu istemesinde de yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, borçlunun şikayeti hakkında değinilen ilkeler ışığında inceleme yapılarak karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verildiği, mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, icra memurluğunca şikayete konu karardan dönülerek yeniden hesaplama yapıldığı, müdürlüğün son kararı ile şikayetin konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
    Her dava ve şikayet açıldığı tarihteki hukuki durum gözetilerek hükme bağlanır (28.11.1956 tarih, 15/15 sayılı İ.B.K. ve HGK"nun 17.03.1954 tarih, 3/40-49 sayılı kararları). Borçlunun şikayet tarihinden sonra icra müdürlüğünce yeniden dosya hesabı yapılmış olması, şikayetten açıkça vazgeçilmediği sürece icra mahkemesinin borçlunun başvurusunu incelemesine engel teşkil etmez.
    O halde mahkemece, borçlunun şikayetinin esasının, mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile "konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir.

    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.