10. Hukuk Dairesi 2014/14555 E. , 2015/11350 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 01.02.1999-01.12.1999 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
7976707185 sigorta sicil numaralı ve 17 Ocak 1999 tarihinde Kuruma intikal etmiş giriş bildirgesinde, sigortalı adı olarak önce ... yazılmış olması, sonra önismin üzeri çizilip "Mahmut" yazılması, bu sicil adına 01.6.1999, 21.10.1999 ve 06.8.1999 tarihli prim ödemelerine dair tahsilat makbuzlarında yine bu ismin geçmesi, daha sonraki ilk ödemenin 26.11.1999 tarihli olup, davacı adı ile yatırılması karşısında, Kurum tarafından ilk üç ödemenin davacının babası ..."a maledilip sigortalılığının 01.02.1999 tarihinde başlatılıp, ölüm tarihi olan 03.10.2010"a dek devam etirildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, evrak kayıt defterindeki ve makbuzlardaki isim ile giriş bildirgesi dip koçanındaki isim farklılığının ve giriş bildirgesindeki imzanın davacıya ait çıkmasının, bildirgedeki bir bilgi üzerinden bildirgede yapılan bir yanlışlığı ifade ettiği sonucuna varan bilirkişi raporundan hareketle ve o tarihte bir meslek kuruluş kaydının bulunmaması da gerekçe kılınarak yazılı şeekilde hüküm verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir.
Mahkemece öncelikle davacı adına yapılmış tevkifatların varlığı araştırılmalı, davacının davaya konu dönemde nerede oturduğu, ne ile iştigal ettiği belirlenmeli, bu yönde ilgili dönem muhtar ve azalarının bilgisine başvurulmalı, yapılacak değerlendirmede giriş bildirgesindeki doğum tarihinin ve imzanın davacıya ait olduğu, tarımda çalışmaya başlama tarihinin "babasının yanında" şeklinde geçtiği, dip koçanında da davacının isminin yazılı bulunduğu, herhengi bir sigortalı adına
prim ödemelerinin başka birisi, özellikle bir yakını tarafından yapılabileceği gerçeği gözetilmelidir. Bu yönde, giriş bidirgesine onay veren muhtar ve Kurumdan, bir meslek odası kaydı olmaksızın salt muhtar beyanına dayalı olarak bildilrge düzenlenip düzenlenemediği soruşturulmalıdır.
Yukarıda yapılan açıklamalara göre, yöntemince irdelenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 09.06.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.