16. Hukuk Dairesi 2019/2052 E. , 2020/4154 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "dava konusu taşınmazlar yargılama sırasında üçüncü kişiye devredildiği halde, davacı tarafa seçimlik haklarından hangisini kullanmak istediğinin sorulmadığı ve yeni maliklere karşı davaya devam etmek istemesi halinde, çekişmeli taşınmazları devralan kişilerin davaya dahil edilmesi gereği üzerinde durulmadığı açıklanarak, öncelikle davacı tarafa seçimlik haklarının hatırlatılması; davaya yeni malike karşı devam edilmesinin istenilmesi halinde taşınmazları devralan kişilerin yöntemince davaya dahil edilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davacı tarafa, seçimlik hakkını kullanması için kesin süre verildiği, davacı vekilince davaya, taşınmazları devralan yeni maliklere karşı devam etmek istediklerinin bildirilmesi üzerine bu kez, yeni malikleri davaya dahil etmek üzere kesin süre verildiği ve kesin süre içerisinde ara karar gereğinin yerine getirilmediği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava Konusunun devri, 6100 sayılı HMK’nın 125. maddesinde; “Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir: a- İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur. b- İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür...” şeklinde düzenlenmiştir. Yargıtay bozma ilamında, yargılama sırasında dava konusu taşınmazların 3. kişilere devredildiği belirtilerek, davacı tarafa belirtilen madde uyarınca seçimlik hakkını kullanabilmesi bakımından, bu hakkın hatırlatılması gereğine değinilmiş, davacı taraf, verilen süre içerisinde davaya, taşınmazların yeni maliklerine karşı devam edeceklerini bildirmiştir. Davacı tarafın seçimlik hakkını kullanması ile birlikte, kanun gereği olarak 3. kişi davada taraf durumuna girmiş ve eski davalının yerini almış olup, mahkemece yeni malikin tespit edilip, usulüne uygun olarak davetiye gönderilerek davaya davalı sıfatı ile dahil edilmesi gerektiği açıktır.
Hal böyle olunca, Mahkemece, taraf değişikliğinin, kanun gereği olarak seçimlik hakkın kullanılması ile gerçekleştiği hususu göz ardı edilerek, kesin süre içerisinde yeni malikin davaya dahil edilmediği gerekçesi ile hüküm tesisi isabetsiz olduğu gibi, verilen kesin süre içerisinde 446 parsel sayılı taşınmazın yeni malikinin davaya dahil edildiğinin gözden kaçırılmış olması dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.10.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.