14. Hukuk Dairesi 2013/6091 E. , 2013/8765 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.03.2010 gününde verilen dilekçe ile mera tahsis kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Dava, mera tahsis kararının iptali istemine ilişkindir.
Davacı ... vekili, ... tarafından temsil ve idare edilen .... ... Kilisesi Vakfı adına tapuda kayıtlı bulunan dava konusu 101 ada 45, 47, 48, 49 ve 123 ada 4 parsel sayılı taşınmazların ... Mera Komisyonun 01.08.2003 gün ve 2003/31 sayılı mera tahsis kararı ile mera olarak tahsis edildiğini, mera tahsis kararının kendilerine tebliğ edilmediğini, olaydan sonradan haberdar olduklarını öne sürerek mera tahsis kararının iptali istemiyle ... aleyhine dava açmıştır.
Davalı ... vekili, idari yargının görevli olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini iddia ederek davanın reddini savunmuştur.
... Köyü Tüzel Kişiliği, dava konusu taşınmazların mera olduğunu öne sürerek davalı ... yanında fer"i müdahil olmuştur.
Temmuz-Ağustos 1997 tarihleri arasında yapılan kadastro çalışmaları sonucu dava konusu taşınmazlar ...Vakfı adına tespit edilmiştir. Dava konusu 101 ada 49 ve 123 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar kadastro tespiti sonucu 06.11.1997 tarihinde, 101
ada 45 ve 47 parsel sayılı taşınmazlar hükmen 21.03.2005 tarihinde, 101 ada 48 parsel sayılı taşınmaz da hükmen 07.10.2002 tarihinde kesinleşerek ... Kilisesi Vakfı adına tapu kaydı oluşmuştur.
Dava konusu taşınmazlar ... Mera Komisyonun 01.08.2003 gün ve 2003/31 sayılı mera tahsis kararı ile mera olarak tahsis edilerek 08.09.2003-10.10.2003 tarihleri arasında askıya çıkartılarak itirazsız olarak 11.10.2003 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı ... vekili, 04.04.2007 tarihli dava dilekçesiyle ... Mera Komisyonun 01.08.2003 gün ve 2003/31 sayılı mera tahsis kararının iptali istemiyle ... aleyhine idare mahkemesine dava açmış, idare mahkemesinin adli yargının görevli olduğundan davanın yargı yeri nedeniyle reddine dair kararı Danıştay denetiminden geçerek 11.02.2010 tarihinde kesinleşmiştir.
Bunun üzerine davacı ... vekili, TBK"nun 158. maddesindeki 60 günlük ek süre içerisinde 08.03.2010 tarihli dava dilekçesiyle ... Mera Komisyonun 01.08.2003 gün ve 2003/31 sayılı mera tahsis kararının iptali istemiyle ... aleyhine kadastro mahkemesine dava açmış, kadastro mahkemesinin asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle verdiği görevsizlik kararı Yargıtay denetiminden geçerek 01.06.2012 tarihinde kesinleşmiş ve davacı vekilinin talebi üzerine işbu dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece, husumetin tahsisten yararlanan ... Köyü Tüzel Kişiliğine yöneltilmesi gerektiği, ... Köyü Tüzel Kişiliğinin ise davalı ... yanında fer"i müdahil olduğu, fer"i müdahilin davada taraf olmadığı gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı ... vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nun “Tarafta iradî değişiklik” başlıklı 124. maddesi gereğince; Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir.
Somut olayda, dava konusu 101 ada 45, 47, 48, 49 ve 123 ada 4 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarına göre mülkiyeti davacı ... tarafından temsil ve idare edilen mazbut
... Kilisesi Vakfı"na ait iken ... Mera Komisyon kararı ile mera kapsamına alınmıştır. Öğretide ve yerleşik Yargıtay uygulamasında kararlılık kazanan görüşlere göre kural olarak meraların çıplak mülkiyeti Hazineye yararlanma hakkı ise taşınmazın bulunduğu belde ya da köy tüzel kişiliğine aittir. Bu durumda davada Hazinenin taraf olması gerekirken maddi hatadan kaynaklanan nedenle husumetin ... Valiliğine yöneltilmesi doğru değil ise de bu husus temsilcide yanılmaya ilişkindir.
Hal böyle olunca mahkemece, Hazine ve fer"i müdahil ... Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine davaya devam olunarak esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde husumetten davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 10.06.2013 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
(Muhalif)
KARŞI OY YAZISI
Dava konusu 101 ada 45, 47, 48, 49 ve 123 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar davacı ... tarafından temsil ve idare edilen mazbut ... Kilisesi Vakfı adına tespit ve tescil edildikten sonra ... Mera Komisyon kararı ile mera olarak tahsis edilmiştir.
Meraların mülkiyeti Hazineye yararlanma hakkı ise taşınmazların bulunduğu belde ya da köy tüzel kişiliğine aittir. Dava konusu taşınmazlar ... Köyü sınırları içerisinde olup, mera tahsis kararı ile de kullanım hakkı bu köye verilmiştir.
Yargıtay ve Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre mera olarak sınırlandırılan veya tahsis edilen taşınmazların özel mülk olduğuna ilişkin tapu iptali ve tescil ile mera tahsis kararının iptali istemiyle açılan davalarda mülkiyet sahibi Hazine ve kullanım hak sahibi belde veya köy tüzel kişiliğine karşı dava açılmalıdır.
Davacı ..., il mera komisyon kararının iptali istemiyle sadece ... Valiliği aleyhine dava açmıştır. Yargılama
sırasında ... Köyü Tüzel Kişiliği davalı ... yanında fer"i müdahil olmuş, davacı vekili ise 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi uyarınca taraf değişikliği talebinde bulunmamıştır.
6100 sayılı HMK"nun 124. maddesindeki taraf değişikliğinin yapılabilmesi için maddenin içeriğinden anlaşılacağı üzere yargılama sırasında taraf değişikliği talebinde bulunması gerekir. Mahkeme kendiliğinden talep olmadan taraf değişikliğini yapamaz. Davacı tarafın yargılama sırasında taraf değişikliği talebi olmadığı anlaşılmaktadır.