23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7939 Karar No: 2019/4931 Karar Tarihi: 26.11.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/7939 Esas 2019/4931 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2016/7939 E. , 2019/4931 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili firmanın maliki ve işleticisi olduğu ... Otel ile ilgili olarak davalı taraf ile 04/05/2014 ila 30/09/2014 tarihleri arasını kapsayan dönem için 24/10/2013 tarihli "Garantili Oda Kontenjan Sözleşmesi" imzalandığını ve sözleşme gereğince müvekkilinin üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalının kendisine tahsis edilen odaların gerek kullanımından doğan oda ücretlerinden bir kısmını, gerekse sözleşme gereği garanti edilen odaların kullanmamasından doğan no-show bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili için Antalya 15. İcra Müdürlüğünün 2014/13454 esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, ancak davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, davalı borçlunun itirazının haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin ödemesi gereken, teslim etmesi gereken çekleri keşide ederek davacı şirkete teslim ettiğini, sözleşmenin sona ermesini takip eden 2 ay sonra davacı tarafın haksız ve hukuka aykırı şekilde no-show adı altında bir takım faturalar tanzim ederek müvekkilini zor durumda bırakmak amacıyla iflas yoluyla takibe giriştiğini, bununla ilgili davanın Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/118 esas sayılı dosyası ile halen derdest olduğunu, müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, aksine ciro fazlasıyla aşıldığı için kick-back alacaklarının mevcut olduğunu savunarak haksız davanın reddi ile %20"den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmolunmasını talep etmiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı şirketten no-show fatura bedelleri dışında faturalara istinaden 20.722,35 USD tutarında alacaklı bulunduğu, davalının sözleşme uyarınca kick back alacağına hak kazanamadığı anlaşılmakla ve temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarının da bilirkişilerce yapılan hesaplama sonucu 260,54 USD oluşu ve bu miktarın takipteki talep edilen işlemiş faiz tutarından yüksek oluşu göz önüne alındığında davalı borçlunun icra takip dosyasına yönelik itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, alacağın da likit nitelikte oluşu gözetilerek takip tarihindeki kur üzerinden hesaplanan TL karşılığı tutar üzerinden davacı lehine icra inkar tazimnatına hükmolunmasına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.