14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/7090 Karar No: 2013/8754 Karar Tarihi: 10.06.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/7090 Esas 2013/8754 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/7090 E. , 2013/8754 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş olup, hükmü davalılardan ... ve ... temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. HMK"nun 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.Bu itibarla, paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığın giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir. Somut uyuşmazlığa gelince; paydaşlar ..., ... ve ..."in alacaklıları tarafından İcra Hukuk Mahkemesinden alınan yetki belgelerine dayanılarak dava açılmış ise de; borçlu paydaş ..., dava konusu 228 ada 26 parsel sayılı taşınmazdaki payını yargılama sırasında 18.07.2012 tarihinde ... oğlu ...e devretmiş, taşınmazda 3267/10370 oranında paydaş olan ..."e husumet yöneltilmemiştir. Mahkemece, öncelikle dava konusu taşınmazda paydaş olan ... oğlu..."in usulüne uygun olarak davaya katılımı sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken eksik taraf teşkili ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. Diğer yandan; davacı ..."nun başlattığı, ... İcra Müdürlüğü"nün 208 ve 218 esas sayılı icra takiplerinin, borcun ödenmesi suretiyle sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacı ... yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ..."in temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.