20. Hukuk Dairesi 2011/14093 E. , 2012/2479 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 101 ada 1 ve 103 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar, orman niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, taşınmazlarda zilyet olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 101 ada 1 parselin tespit gibi tesciline, 103 ada 1 parselin A=(2901 m2) bölümünün davacı adına tesciline, kalan kısmının tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı içinde bırakılmıştır.
1) Davacı gerçek kişinin 101 ada 1 parsel ile 103 ada 1 parselin reddedilen bölümüne yönelik temyiz itirazları bakımından; uzman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli resmi belgelere göre yapılan araştırma inceleme sonucu çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre davacının temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere yönelik hükmün onanması gerekmiştir.
2) Orman Yönetiminin 103 ada 1 parselin (A) bölümüne yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece bu bölümün orman sayılmayan yerlerden olduğu ve 3402 sayılı Yasanın 14. ve 17. madde koşullarının davacı yararına gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.
Şöyle ki; öncelikle taşınmaza orman niteliğiyle tesbit tutanağı düzenlendiği ve ormanların mülkiyeti hazineye ait olduğu halde Hazine davaya dahil edilmemiş, bundan ayrı keşif sırasında yerel bilirkişiler tarafından taşınmazın öncesinin eğreltilik olduğu ve hayvan otlatıldığı, son 4 - 5 yıldır çaylık olarak kullanıldığı haber verildiği halde, ziraat uzmanı dinlenmeden ve buna göre zilyedlik şartlarının oluşup oluşmadığı tartışılmadan karar verilmiştir. Gerçekten dosyada bulunan 1973 tarihli hava fotoğrafları ile taşınmaza ait güncel fotoğrafların incelenmesinde çok yüksek eğimli, tepelik bir yer olduğu anlaşılmaktadır.
O halde; mahkemece, öncelikle mülk sahibi Hazine davaya dahil edilmeli, Ziraat uzmanı vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte taşınmazın öncesinin ne olduğu, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü, kimden kime geçtiği ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak sorulup saptanmalı, ziraat uzmanı bilirkişiden zilyedlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığı konusunda bilimsel verilere dayalı rapor alınmalı, hayvan otlatmak şeklinde sürdürülen zilyedliğin ekonomik amaca uygun olup olmadığı tartışılmalı, bundan sonra toplanacak deliller çerçevesinde karar verilmelidir.
SONUÇ: 1) Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı gerçek kişinin 101 ada 1 parsel ile 103 ada 1 parselin reddedilen bölümüne yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu bölümlere yönelik hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ..."a yükletilmesine,
2) 2. bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... Yönetiminin 103 ada 1 parselin (A) bölümüne yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile bu bölüme yönelik hükmün BOZULMASINA, Yönetimden peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 22.02.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.