12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/168 Karar No: 2016/12917 Karar Tarihi: 03.05.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/168 Esas 2016/12917 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/168 E. , 2016/12917 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini bu nedenle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 14.05.2014 olarak düzeltilmesini, yenileme emrindeki borç miktarının 83.419,53 TL olarak yazılmasına karşılık, takibe dayanak krediden sorumlu olduğu borç miktarının 5.000 TL ile sınırlı olduğunu, borçluya hesap kat ihtarnamesi gönderilmediğinden işlemiş faiz ve oranından sorumlu tutulamayacağını, alacağın zamanaşımına uğradığını, takip kesinleşmeden maaş haczi müzekkeresi gönderilemeyeceğini ileri sürerek ödeme emri tebligatının, takibin ve yenileme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece, ödeme emri tebliğ tarihinin 21.05.2014 olarak düzeltilmesi ile asıl borcun 5.000 TL olarak kabulüne, arta kalan talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Takibin şekline göre İİK"nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine bildirilmesi zorunlu olup borçlunun icra mahkemesine başvurması hukuki bir sonuç doğurmaz. İcra mahkemesince düzeltilen ödeme emri tebliğ tarihine göre, borçlunun icra dairesine itirazının yasal sürede olması halinde İİK"nun 66. maddesi uyarınca icra takibi olduğu yerde durur. Bu aşamadan sonra borçlunun itirazının haklı olup olmadığı alacaklı tarafından açılacak itirazın iptali davasında ya da itirazın kaldırılması isteminde değerlendirilecek bir husustur. Bu durumda mahkemece ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken borca itiraz değerlendirerek yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.