Esas No: 2021/913
Karar No: 2022/11039
Karar Tarihi: 09.06.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/913 Esas 2022/11039 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/913 E. , 2022/11039 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
O yer Cumhuriyet Savcısının münhasıran beraat eden sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyizi ile sanık ..., o yer Cumhuriyet Savcısı ve Katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Sanık ... adına kayıtlı vergi levhası bulunan markette kaçak sigara satıldığına dair araştırma yapılması üzerine usulüne uygun biçimde alınan arama emrine istinaden bahse konu yerde yapılan arama neticesinde, iş yerindeki raflar, çekmeceler ve iş yerinin arka odasından muhtelif markalarda 177 paket kaçak sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda;
Sanık ...'ın aşamalarda, bahse konu iş yerini kardeşi olan diğer sanık ... ile birlikte işlettiklerini, sigaraların kardeşi ...'a ait olduğunu savunması, sanık ...'ın ise abisinin yanında iki yıldır markette çalıştığını, sigaraların kendisine ait olduğunu, satacağını beyan etmesi karşısında sanıkların iştirak halinde müsnet suçu işlemiş oldukları kabulüyle sanık ...'ın mahkumiyeti yerine yerinde görülmeyen gerekçeyle beraatına karar verilmesi,
2-Sanık ... hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra, aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden aynı Yasanın 3/5-10. maddeleri birlikte yazılarak doğrudan 3 yıl hapis ve 6 gün adli para cezasına hükmedilmesi,
3-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık ... lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
4-İddianamede sanık ...'ın, 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi uyarınca cezalandırılması talep edildiği halde CMK'nun 226. maddesine aykırı olarak ek savunma hakkı tanınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
5-Hüküm fıkrasında sanık ...'ın, 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin atfıyla 3/5-10. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karşın hükmün gerekçesinde 5607 sayılı Kanunun 3/18. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verildiğinin belirtilmesi suretiyle hüküm ile gerekçe arasında çelişki ve karışıklık yaratılması,
6-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanık ...'ın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 25.11.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 16.03.2015 olduğu,
Yapılan UYAP sorgulamasında sanık hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2022/401 sırasında kayıtlı ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2020/327 Esas, 2021/750 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 15/09/2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 22/12/2014 olduğu,
Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanık ...'ın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
7-Sanık ... hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK.nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
8-Doğrudan verilen adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında TCK'nun 52/2. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 52. maddesine atıf yapılmak suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
9-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmiş olduğunun gözetilmemesi,
10-Suça konu kaçak eşyaların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde TCK'nun 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi,
11-Kendisini vekille temsil ettiren katılan Gümrük İdaresi lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 1800 TL yerine 1500 TL vekalet ücretine hükmedildiği gibi belirtilen aykırılığın tavzih ile gerekçeli kararda düzeltilmesi suretiyle kısa ve gerekçeli karar arasında çelişki yaratılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., katılan Gümrük İdaresi vekili, O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.