Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2504
Karar No: 2017/4352
Karar Tarihi: 11.12.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2017/2504 Esas 2017/4352 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, iş bedelinden kaynaklanan alacak için başlatılan takibin kesinleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemiyle açılmıştır. Mahkemece, gider avansı yatırılmadığından bahisle dava usulden reddedilmiştir. Ancak, davacı ve davalı arasında akdî ilişki bulunmadığı ve davacının borç üstlendiğine dair bir taahhüdü bulunmadığı için davanın kabulü ile alacaklı kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından kötüniyet tazminatı istemi reddedilmelidir. Mahkeme kararı, ispat külfetinin ters çevrilmesi ve delil avansı yerine gider avansı talep edilmesi nedeniyle bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Kanunu'nun 110. maddesi: Bir başkasına borcu ödeme taahhüdü
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 120. maddesi: Gider avansı talebi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 324. maddesi: Delil avansı talebi
15. Hukuk Dairesi         2017/2504 E.  ,  2017/4352 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi : ...Sulh Hukuk Mahkemesi Vek. Av. ...

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, iş bedelinden kaynaklanan alacak için başlatılan takibin kesinleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece gider avansı yatırılmadığından bahisle usul yönünden davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz olunmuştur.
    Davacı vekili müvekkilinin yüklenici olup, davalı tarafından aleyhine ... 13. İcra Müdürlüğü"nün 2009/6634 Esas sayılı dosya ile 27.05.2006 tarihli sözleşmeye dayanılarak takip başlatıldığını, oysa sözleşme şartlarının yerine getirildiğini, kooperatif üyelerinin bir mağduriyetinin söz konusu olmadığını, bir borç ihtiva etmediğini, ödeme emrinin işçisine tebliği sonucu takibin kesinleştiğini, borcun kabul edilmemesine rağmen cebri icra baskısı altında borcu kabul etmesinin sağlandığını, davacıdan taahhütname alındığını, haciz sırasında tutanağa imza atıldığını, alacağın bulunmadığını, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini dilemiştir.
    Davalı vekili ise, iskan alınmadan dairelerin kullanılmasının, mümkün olmadığını, müvekkilinin dairelerinin bulunduğu D blok ile B bloka ilişkin iskan izninin 27.04.2007 tarihinde alındığını, bu durumda davacının 2006 yılının aralık ayında teslim etmesinin doğru olmadığını, birçok eksikliklerle teslim edildiğini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, gider avansı yatırılmadığından bahisle dava usulden reddedilmiş ise de, menfi tespit davalarında kural olarak alacağı kanıtlama yükümlülüğü davalı alacaklıdadır. Davaya konu olan takipte dayanak olarak gösterilen 27.05.2006 tarihli sözleşme, davacı ile davalı iş sahibi kooperatif arasındadır. Davacı ile davalı arasında akdî ilişki bulunmadığı gibi davacı şirketin borcu üstlendiğine dair BK"nın 110. maddesi anlamında bir taahhüdü de bulunmamaktadır. Taraflar arasında akdî ilişki bulunmadığından bu sebeple davanın kabulü ile alacaklı kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi ve ispat külfetinin ters çevrilmesi doğru olmadığı gibi, davanın geldiği aşamaya göre HMK"nın 324. maddesi kapsamında delil avansı şeklinde nitelendirme yapılması gerekirken, HMK"nın 120. maddesi kapsamında değerlendirip verilen süreye rağmen, gider avansı yatırılmadığından bahisle davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafından temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 11.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi