22. Hukuk Dairesi 2017/15408 E. , 2019/10759 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... Enerji Kaynakları Araştırma ve Üretim A.Ş. vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıların Cevabının Özeti:
Davalılar, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı ... Enerji Kaynakları Araştırma ve Üretim A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ... Enerji Kaynakları Araştırma ve Üretim A.Ş.’nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı ve varsa bu çalışmalarına karşılık işverence ödenmemiş alacaklarının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Aynı ilkeler hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil çalışmaları için de geçerlidir.
Somut olayda, mahkemece davacı tanıklarının soyut beyanları dikkate alınarak fazla çalışma ve hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacakları yönünden sonuca gidildiği görülmektedir. Bu nedenle, fazla çalışma alacağı yönünden tanıklar tekrar dinlenilerek beyanları alınmak suretiyle davacının çalışma saatleri netleştirilerek sonucuna göre değerlendirme yapılmalıdır. Kabule göre de, dosyaya ibraz edilmiş olan fazla çalışma alacağı tahakkuku bulunan imzalı ücret bordrolarına ilişkin dönemlerin fazla çalışma alacağı hesaplamasına dahil edilmesi hatalıdır.
Hafta tatili alacağı yönünden, yine tanıklar tekrar dinlenilerek beyanları alınmak suretiyle davacının hafta tatili çalışması netleştirilmeli ve sonucuna göre değerlendirme yapılmalıdır.
Ulusal bayram ve genel tatil alacağı yönünden de, davacı tanıklarının daha önceki beyanlarında ulusal bayram ve genel tatil günlerine ilişkin sadece bayram izinlerinin verilmediği belirtilmekle tanıklar yeniden dinlenilerek bayram izinlerinin verilmediğine ilişkin beyanları netleştirilmek suretiyle sonucuna göre değerlendirme yapılmalıdır.
Açıklanan nedenlerle yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.