Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1062 Esas 2020/1063 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1062
Karar No: 2020/1063
Karar Tarihi: 19.02.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1062 Esas 2020/1063 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacı, mirasbırakanının 7 parsel sayılı taşınmazını bedelsiz ve muvazaalı olarak oğullarına temlik ettiğini iddia ederek tapunun iptaliyle taşınmazın terekeye iadesini veya miras payı oranında iptal ve tescil istemiştir. Davalılar ise taşınmazı mirasbırakan adına tescil ettirdiklerini ve davacının da bilgisi dahilinde taşınmazı kendilerine iade ettiğini savunmuştur.
Mahkeme, muvazaa iddiasının sabit olduğunu gerekçesiyle davacının lehine karar vermiştir. Davalılar bu kararı temyiz etmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 609. maddesi (Muvazaalı İşlemler): \"Bir işlem veya icra edilen sözleşme, gerçekte anlaşılanın dışında ve kasten başka bir şekle sokulmuşsa, taraflar gerçekte anlaştıkları şekilde bağlıdırlar.\"
- Medeni Usul Hukuku'nun 610. maddesi (Her türlü delil dinlenebilir): \"Mahkeme, her türlü delili dinleyerek dosya üzerinde araştırma yapmak zorundadır.\"
1. Hukuk Dairesi         2018/1062 E.  ,  2020/1063 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, mirasbırakanı ... "un maliki olduğu 7 parsel sayılı taşınmazını oğulları olan davalılara satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapunun iptali ile taşınmazın terekeye iadesini olmadığı taktirde tenkise karar verilmesini istemiş, 25/01/2013 tarihli dilekçesinde ise terekeye iade istemini, miras payı oranında iptal ve tescil isteği olarak değiştirmiştir.
    Davalı ..., taşınmazı, bedelini diğer davalı ile birlikte ödeyip satın aldıkları halde aileyi ayakta tutan kişi olması ve anane gereği, mirasbırakan adına tescil ettirdiklerini, mirasbırakanın, aile servetine yaptıkları katkıyı da gözeterek davacının da bilgisi dahilinde taşınmazı kendilerine iade ettiğini belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., 18/01/2012 tarihli dilekçesinde; çekişme konusu taşınmazın devri karşılığında mirasbırakana para ödemediklerini belirtmiş, 09/01/2014 tarihli dilekçesinde ise 18/01/2012 tarihli dilekçenin imzalandığı tarihte psikolojik rahatsızlığı bulunduğunu, bundan faydalanan davacının sözü edilen dilekçeyi imzalattığını davacıya olan güveninden ötürü okumadan imzaladığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, "Hâl böyle olunca, isimi bildirilen davacı tanıklarının yukarıda açıklanan ilkeler gözetilerek beyanlarının alınması davalı Sebahattin"in 18/01/2012 tarihli dilekçesindeki beyanları tanık beyanları ile birlikte değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı olup olmadığının saptanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde mahkemece muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    -KARAR-

    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 10.710.81 TL. bakiye onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 19/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.