Esas No: 2020/10312
Karar No: 2022/779
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/10312 Esas 2022/779 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/10312 E. , 2022/779 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın reddi
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında, “Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat olan dava türünün “haksız tutuklama nedeniyle tazminat” olarak yazılması ve “02.06.2015” olan dava tarihinin “24.11.2015” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Tazminat talebinin dayanağı olan Van (kapatılan) 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/78 Esas – 2012/494 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçlarından 06/10/2009- – 01/03/2011 tarihleri arasında 511 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 21.11.2013 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK hükümlerine tabi olduğu anlaşılmakla;
Davacının 25.350,00 TL maddi, 25.350,00 TL manevi tazminat talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, tazminata esas Van (kapatılan) 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/78 Esas – 2012/494 Karar sayılı dosyada verilen beraat kararının 21.11.2013 tarihinde kesinleştiği CMK'nın 142/1 maddesinde "Karar veya hükümlerin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her hâlde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde tazminat isteminde bulunulabilir" hükmünün yer alması karşısında davanın 1 yıllık süre geçtikten sonra 02.06.2015 tarihinde açıldığı anlaşıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacının davanın kabulü gerektiğine ilişkin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davanın tümüyle reddedilmesi karşısında, yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiren davalı kurum lehine, yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün 2. paragrafının “Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.600 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, Hazineye verilmesine” şeklinde değistirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.