Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/2455 Esas 2017/4346 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2455
Karar No: 2017/4346
Karar Tarihi: 11.12.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/2455 Esas 2017/4346 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, bir eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Asıl dava, tutanağın etkisiyle imzalatılan sözleşmenin iptaline ilişkindir. Birleşen dava ise sözleşmenin haksız feshi nedeniyle cezai şart alacağının tahsili istemine yöneliktir. Asıl davanın kısmen kabul edilmesine, birleşen davanın kabul edilmesine dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece, asıl davadaki kararın onanması gerekirken, birleşen dava için verilen kararın davalı iş sahibi yararına bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri: Eser sözleşmesi, tutanakların etkisiyle sözleşmenin iptali, cezai şart alacağı.
15. Hukuk Dairesi         2016/2455 E.  ,  2017/4346 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi : ...Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, asıl dava 08.05.2009 tarihinde düzenlenen tutanağın mali müzayaka ve korkutma etkisi ile imzalatılmış olması nedeniyle iptâline ve yüklenicinin 27.04.2009 tarihli sözleşmeden doğan ancak bu tutanak gerekçe gösterilerek ödenmeyen alacağın tahsili, birleşen dava ise 27.04.2009 tarihli sözleşmenin haksız olarak feshi nedeniyle sözleşmenin 8/II. maddesi uyarınca cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Asıl davada verilen hükme yönelik olarak yapılan inceleme sonucunda, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi ile asıl davada verilen kararın onanması gerekmiştir.
    2-Birleşen dava yönünden davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, davalı iş sahibi davacı yüklenici ile yaptığı 27.04.2009 tarihli sözleşmeyi ... 1. Noterliği"nden keşide ettiği 09.02.2009 tarih ve 2276 yevmiye nolu ihtarname ile, sözleşmede kararlaştırılan şantiye şefi, teknik emniyet personeli, planlamacı bulundurma yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi, sözleşme ile ilgili mevzuat gereğince ödemesi gereken işçilerin SGK primleri ile işçi ücret ve alacaklarının ödenmemesi ve işçilerin 01.02.2010 tarih itibariyle işi bırakması nedeniyle sözleşmeyi sona erdirdiğini bildirmiştir. İhtarname içeriği incelendiğinde sona erdirilmiştir denilmesine rağmen ileri sürülen sebeplere göre fesih ihtarı niteliğindedir. Davacı tarafça da bu yazının fesih ihtarı olduğu kabul edilmiştir.
    Yanlar arasında imzalanan 27.04.2009 tarihli sözleşmenin ..."ın işi yaptırmaktan vazgeçmesi başlıklı 8. maddesinin 2. fıkrasında sözleşmenin imzalanmasından ve işe bilfiil başlanmasından sonra ... tarafından işin yaptırılmasından tamamen vazgeçilmesi halinde, ihale bedelinin %70"i ile yapılan iş tutarı arasında kalan miktarın %5"inin müteahhidin tasfiye sebebiyle uğradığı zarar ve ziyan karşılığında tazminat olarak ödeneceği, müteahhidin bunun dışında herhangi bir talepte bulunamayacağı kararlaştırılmıştır.
    Somut olayda davalı iş saibince işin yaptırılmasından tamamen vazgeçilmesi hali söz konusu olmayıp davalı iş sahibinin kalan işle ilgili dava dışı yüklenici ile 04.01.2010 tarihinde sözleşme yapmış olması ve az yukarıda tarih ve yevmiye numarası belirtilen ihtarname birlikte değerlendirildiğinde sözleşmenin feshedildiği ve kalan işin başkasına yaptırılması konusunda sözleşme imzalandığı anlaşılmaktadır. Davacının bu sözleşme ile ilgili birleşen davadan ödenmeyen imalât bedeli ile ilgili alacak talebi bulunmadığı gibi haksız fesih sebebiyle kâr kaybı istemi de bulunmamaktadır.
    Bu durumda mahkemece 27.01.2009 tarihli sözleşme fesih ile sona erdirildiği ve bu hali ile sözleşme imzalanıp işe başlanmasından sonra iş sahibince işin yaptırılmasından tamamen vazgeçilmesi söz konusu olmadığı ve sözleşmenin 8/II. maddesinde öngörülen tazminat koşulları gerçekleşmediğinden birleşen davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile kabulü doğru olmamış, birleşen davada verilen kabul kararının bozulması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle asıl davada verilen hükmün ONANMASINA, 2. bent uyarınca birleşen davada davalının temyiz itirazlarının kabulü ile birleşen davada kurulan hükmün davalı iş sahibi yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 16.825,60 TL temyiz ilâm harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.