Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2019/12910
Karar No: 2021/5253
Karar Tarihi: 08.04.2021

Danıştay 6. Daire 2019/12910 Esas 2021/5253 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/12910
Karar No : 2021/5253

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- …

13- …

VEKİLLERİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: İstanbul İli, Gaziosmanpaşa İlçesi, … Mahallesi, … ada, … sayılı parselde ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca yıkımına ilişkin … tarih ve … sayılı Gaziosmanpaşa Belediyesi Encümeni Kararı ile aynı Kanunun 42. maddesi uyarınca toplam 161.532,80 TL para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Gaziosmanpaşa Belediyesi Encümeni Kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu para cezasının iptali, yıkıma ilişkin kısmı yönünden davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının, Danıştay Ondördüncü Dairesinin 02/03/2017 tarih ve E:2016/6464, K:2017/1225 sayılı kararıyla, yıkıma ilişkin kısmının onanması, para cezasının ilişkin kısmının bozulması üzerine, bozma kararına uyularak İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararda; davacılar vekili tarafından, ruhsata aykırı yapıyı yapan şahsa ceza verilmesi gerekirken hissesi bulunan tüm maliklere arsa payı oranında para cezası verilmesinin kanuna aykırı olduğu iddia edilmekte ise de; davalı idarenin kamu gücü itibarıyla elinde bulunan tapu belgesine dayanarak işlem tesis etmesi karşısında, davacıların ruhsata aykırı yapıyı yapan kişiyi kendilerinin ortaya koyması gerektiği, yani ispat külfetinin davacılarda olduğu ve davacılar tarafından ruhsata aykırı yapıyı yapan kişinin somut ve ispatlanabilir biçimde ortaya konulamadığı dikkate alındığında, dava konusu encümen kararında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar vekili tarafından, davacıların para cezasına konu eylemi gerçekleştirdikleri yönünden hiçbir tespit bulunmadığı, ispat külfetinin hukuka aykırı olarak tersine çevrildiği belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davalı idare görevlileri tarafından düzenlenen 09/05/2014 tarihli yapı tatil tutanağı ile ruhsatsız olarak 1500 m² büyüklüğünde beş katlı yapı yapıldığı tespit edilmiştir.
Dava konusu … tarih ve … sayılı encümen kararı ile ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 1500 m² aykırılıktan etkilenen alan ve yapı grubu olarak 3/A esas alınarak, c/4, 5, 8, 12 ve 13. alt bentleri uyarınca arttırım uygulanarak toplam 161.532,80-TL para cezası verilmiştir
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
Dava konusu para cezasının iptali, yıkıma ilişkin kısmı yönünden davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının, Danıştay Ondördüncü Dairesinin 02/03/2017 tarih ve E:2016/6464, K:2017/1225 sayılı kararıyla; yıkıma ilişkin kısmının onanmasına, para cezasının ilişkin kısmının "davalı idarenin kamu gücü itibarıyla elinde bulunan tapu belgesine dayanarak işlem tesis etmesi karşısında, davacıların ruhsata aykırı yapıyı yapan kişiyi kendilerinin ortaya koyması gerektiği, yani ispat külfetinin davacılarda olduğu ve davacılar tarafından ruhsata aykırı yapıyı yapan kişinin somut ve ispatlanabilir biçimde ortaya konulamadığı dikkate alındığında, idari para cezasının iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmediği" gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş ve kararın yıkıma ilişkin kısmı kesinleşmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 1. fıkrasında; bu maddede belirtilen ve imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve hallerin tespit edildiği tarihten itibaren on iş günü içinde ilgili idare encümenince sorumlular hakkında, üstlenilen her bir sorumluluk için ayrı ayrı olarak bu maddede belirtilen idari müeyyideler uygulanacağı, 2. fıkrasında; ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre, beşyüz TL'dan az olmamak üzere, aşağıdaki şekilde hesaplanan idari para cezaları uygulanacağı belirtilmiş, 2. fıkranın (a) bendinde; Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına ve gruplarına göre yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmak üzere, mevzuata aykırılığın her bir metrekaresi için uygulanacak olan ceza miktarları sayılmış ve bu miktarlar esas alınarak idari para cezası verileceği, bu miktarların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298.maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında bir Türk Lirasının küsuru da dikkate alınmak suretiyle artırılarak uygulanacağı hükmüne yer verilmiş, aynı fıkranın (c) bendinde ise; (a) ve (b) bentlerine göre cezalandırmayı gerektiren aykırılığa konu yapının niteliğine göre para cezasında uygulanacak artırım nedenleri (13) alt bent olarak sayılmış, (a) ve (b) bentlerinde belirtilen şekilde tespit edilen para cezası miktarına belirtilen alt bentlerdeki uygulanacak artırım nedenlerine göre ayrı ayrı hesap edilecek cezaların ilave olunacağı, para cezalarına konu olan alanın hesaplanmasında, aykırılıktan etkilenen alanın dikkate alınacağı hükümlerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükmünün değerlendirilmesinden; ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapılan yapılar nedeniyle verilecek para cezası miktarının belirlenmesinde dikkate alınacak temel ölçütün; yapı sınıfı ve grubu ile ruhsatsız veya ruhsata aykırı imalat alanının varsa aykırılıktan etkilenen alanın katılması suretiyle bulunacak alan olduğu, yapı sınıfı ve grubu dikkate alınmak suretiyle maddede belirtilen miktar ile yapının alanının çarpılması sonucu temel ceza miktarının hesaplanacağı, temel ceza miktarı belirlendikten sonra maddede öngörülen arttırım sebeplerinin varlığı halinde arttırım sebeplerinin ayrı ayrı hesaplanacağı, bunların toplamlarının alınması suretiyle toplam ceza miktarının bulunacağı ve bulunan bu miktarın belediye encümeni tarafından imar para cezası olarak verileceği anlaşılmaktadır. İdare Mahkemesince, öncelikle 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hesaplanan temel para cezasına ilişkin kısmın hukuki değerlendirmesinin yapılması, temel para cezasının hesaplanmasında, yapı inşaat alanı ve yapı sınıfı ve grubu temel kriterler olarak öngörüldüğünden, temel para cezasının bu kriterlere aykırı olarak hesaplandığının tespit edilmesi halinde, aykırılığı tespit edilen para cezası miktarına (c) bendinde öngörülen artırım oranları uygulanarak belirlenen toplam para cezasının tamamının iptal edilmesi gerektiği, temel para cezasında hukuka aykırılık bulunmaması halinde ise 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinde öngörülen artırım sebeplerinin uygulanması koşulları yönünden inceleme yapılarak, hukuka uygun olmayan artırım nedenlerine ilişkin kısımlar var ise, sadece hukuka aykırılığı tespit edilen artırım sebeplerine isabet eden kısımları yönünden dava konusu para cezasının kısmen iptaline karar verilmesi gerekmektedir. Yani İdare Mahkemesince öncelikle temel para cezası miktarının doğru belirlenip belirlenmediğinin incelenmesi, temel para cezası miktarının doğru olarak belirlendiğine karar verilmesi halinde ise, artırımların hukuka uygunluğu yönünden ayrıca inceleme yapılmak suretiyle para cezasının hukuka uygunluk denetiminin yapılması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; Danıştay Ondördüncü Dairesinin 02/03/2017 tarih ve E:2016/6464, K:2017/1225 sayılı kararıyla; cezaların şahsiliği yönünden davacılara dava konusu para cezasının verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu para cezası yönünden İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildiği, İdare Mahkemesince bozmaya uyularak verilen temyize konu kararda; dava konusu temel para cezası ile artırımların yerinde olup olmadığına dair inceleme ve değerlendirme yapılmadan, "ispat külfetinin davacılarda olduğu ve davacılar tarafından ruhsata aykırı yapıyı yapan kişinin somut ve ispatlanabilir biçimde ortaya konulamadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmektedir.
Bu durumda; İdare Mahkemesince, dava konusu temel para cezası ile artırımların yerinde olup olmadığı yönünden hukuki inceleme yapılmak suretiyle para cezasının hukuka uygunluğunun değerlendirilerek işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, davaya konu temel para cezası ile uygulanan artırımlar yönünden inceleme ve değerlendirme yapılmadan verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacıların temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 08/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi