10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/10138 Karar No: 2015/11194 Karar Tarihi: 08.06.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/10138 Esas 2015/11194 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/10138 E. , 2015/11194 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : İş Mahkemesi Asıl dava, hak sahibi sıfatıyla davacıya bağlanan yetim aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesine ilişkin davalı Kurum işleminin iptali; birleşen dava ise, yersiz ödenen aylıkların tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkında verilen boşanma kararı 09.11.2009 tarihinde kesinleşen davacıya, yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan yetim aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle, davalı Kurumca gerçekleştirilen işlemle kesildiği ve 01.12.2009-20.05.2010 döneminde yersiz olarak ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. İnceleme konusu davada; Kurum kontrol memuru tarafından hazırlanan 25.02.1020 tarihli raporda, apartman yöneticisinin eşi ... ile 24.02.2010 tarihinde yapılan görüşmede “ 7 nolu dairede ...un eşi ... kızları ... ve oğulları ... ile birlikte yaşadıklarını, yaklaşık 6 aydır bu adreste ikamet ettiklerini,” beyan etmesi, bozma sonrası yapılan emniyet araştırmasında ./.. 01.12.2009-20.05.2010 tarihleri arasında davacı ve boşandığı eşinin beraber yaşadıklarının tespit edilmesi ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı ile boşandığı eşinin fiili olarak birlikte yaşadığının anlaşılması karşısında, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.