Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/9226
Karar No: 2012/798

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2011/9226 Esas 2012/798 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2011/9226 E.  ,  2012/798 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne,kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ve davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı; davalı şirket ile imzalamış olduğu 11.4.2000 tarihli sözleşme ile davalı şirket tarafından inşa edilen ... MY City, B Blok K. 12 D:60 no’lu daireyi satın aldığını, ortak alanlar dahilinde bulunan otopark, spor alanları ve sosyal tesislerle birlikte davalı tarafından tamamlanarak teslim edilecek site ve dairenin özelliklerinin sözleşmede, reklam ve ilanlarda ve internet sitesinde belirtildiğini, dairenin 2000 yılı Kasım ayında teslim edilmesi gerekirken 2001 yılı şubat ayında teslim edildiğini, ancak taahhüt edildiği halde, hiç yapılmayan veya eksik yapılan işlerin bulunduğunu, eksik işler bedeli kadar satış bedelinden indirim yapılması gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 25.000.000.000 TL’nin ticari faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; Davanın kısmen kabulü ile bilirkişi raporu ile belirlenen 14.537,27 TL’nın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla talebin reddine karar verilmiş hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, davalı şirketten satın alınan dairenin bulunduğu sitede reklam ve ilanlarda taahhüt edildiği halde hiç yapılmayan ya da eksik, farklı veya siteye ait mülkiyet alanı içinde yapılması gerekirken, site dışında yapılan işler nedeniyle satış bedelinin indirilmesi talebine ilişkin olup, satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. (Bkz. 13.HD. T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1991/10870) Bu metoda göre satış tarihi itibariyle satılanın,

    2011/9226-2012-798
    ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Somut olayda da, dava konusu dairenin 11.4.2000 tarihinde satın alındığı gözetilerek, satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın bu metoda göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereklidir. O halde mahkemece bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle, satış tarihi olan 11.4.2000 tarihi itibariyle dairenin bulunduğu sitede reklam ve ilanlarda taahhüt edilen sosyal ve sportif tesislerin yapılmış olması durumundaki rayiç değeri ile (ayıpsız değer), dairenin hali hazırdaki durumundaki hiç yapılmayan ya da eksik, farklı veya siteye ait mülkiyet alanı içinde yapılması gerekirken, site dışında yapılan işler nedeniyle rayiç değeri (ayıplı değer), ayrı ayrı belirlenmeli, belirlenecek bu miktarlar birbirine oranlanmalı, tespit edilecek bu oran da satış bedeline uygulanarak, satış bedelinden indirilmesi gereken miktar bu şekilde belirlenmelidir. Açıklanan husus gözardı edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    3- Davacının temyiz itirazına gelince Davacı eldeki dava ile davalı şirket tarafından taahhüt edildiği halde, hiç yapılmayan veya eksik yapılan işlerin bulunduğunu, eksik işler bedeli kadar satış bedelinden indirim yapılması gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 25.000.000.000 TL’nin ticari faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde, davacının faiz talebi noktasında hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır. HUMK.nun 388/son maddesi gereğince, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Yine aynı Kanunun 389 maddesinde de, hüküm kısmında iki tarafa yükletilen hak ve borçların tereddüte yer vermeyecek şekilde belirtilmesi zorunluluğu tekrarlanmıştır. Bu hali ile verilen karar HUMK.nun 388.maddesine uygun değildir. Mahkemece davacının faiz talebi hakkında HUMK.’nun 388. maddesine uygun olarak hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte belirtilen nedenle davalının sair temyiz itirazlarının Reddine, 2.no’lu bentte açıklanan nedenler ile davalının temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 3.bentte belirtilen nedenle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 18,40 TL. temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 23.1.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi