14. Hukuk Dairesi 2020/1836 E. , 2020/4771 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05/01/2015 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21/04/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 136 ada 1, 2, 3, 4 ve 5 parsel, 131 ada 4, 5 ve 6 parsel, 132 ada 9, 10 parsel, 134 ada 1, 2 ve 3 parsel, 135 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına kayıtlı olduğunu, davalıların davacılara ait ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 131 ada 3 parsel, 132 ada 8 parsel sayılı taşınmazlara komşu olduğunu, yine bu taşınmazların çevresinde davacılara 132 ada 2, 5, 7, 8 parsel, 131 ada 1, 2, 3, 5 parsel, 127 ada 2, 4, 5 parsel, 126 ada 1 ve 2 parsel, 129 ada 1 parsel, 130 ada 6 ve 7 parsel, 110 ada 6 parsel sayılı taşınmazların bulunduğunu, davacılara ait evler ve arazilerin ana yola çıkışının mümkün olmadığını, zeminde yol görünmekte ise de; motorlu araç ulaşımına uygun yol olmadığından davacıların ev ve arazilerine ulaşmalarının zor olduğunu, bu yola çıkmak üzere davalılara ait parselleri kullanmak durumunda kaldıklarını belirterek mahkemece uygun görülecek bedel karşılığında davalıların taşınmazlarından araç yolu olarak kullanılabilecek genişlikte geçit hakkı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar; fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi uyarınca en az zarara uğrayacak parsellerden geçit hakkı kurulması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, "Davanın kabulüne; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 132 ada 2, 5, 7 ve 8 parsel, 131 ada 1 parsel, 127 ada 2, 4, 5 parsel, 126 ada 1 ve 2 parsel, 129 ada 1 parsel, 130 ada 6 ve 7 parsel, 110 ada 6 parsel lehine; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 136 ada 1, 2, 3, 4 ve 5 parsel, 102 ada 1 parsel, 133 ada 1 parsel, 131 ada 2, 3, 4, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde fen bilirkişisinin 04.01.2016 tarihli raporuna ekli krokide turuncu renkte gösterilen kısımları üzerine geçit hakkı kurulmasına, fen bilirkişisi raporunun ve ekinin kararın eki sayılmasına" karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
Bilindiği üzere, bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “Mutlak geçit ihtiyacı” veya “Geçit yoksunluğu”, ikincisine de “Nispi geçit ihtiyacı” ya da “Geçit yetersizliği” denilmektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
Geçit hakkı kurulması davalarında amaç, genel yola bağlantısı olmayan taşınmazların yolla bağlantısının sağlanmasıdır. Bundan dolayı, geçit kurulurken ihtiyaç içinde olan taşınmaz kesintisiz olarak genel yola bağlanmalıdır. Buna uygulamada “Kesintisizlik ilkesi” denilir.
Somut olaya gelince; her ne kadar davacılara ait ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 132 ada 2, 5, 7 ve 8 parsel, 131 ada 1 parsel, 127 ada 2, 4, 5 parsel, 126 ada 1 ve 2 parsel, 129 ada 1 parsel, 130 ada 6 ve 7 parsel ile 110 ada 6 parsel lehine; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 136 ada 1, 2, 3, 4 ve 5 parsel, 102 ada 1 parsel, 133 ada 1 parsel, 131 ada 2, 3, 4, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde fen bilirkişisinin 04.01.2016 tarihli raporuna ekli krokide turuncu renkte gösterilen kısımları üzerinde geçit hakkı kurulmasına karar verilmiş ise de; geçit hakkı kişiler lehine değil taşınmazlar lehine kurulacağından lehine geçit hakkı istenilen ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 132 ada 2, 5, 7 ve 8 parsel, 131 ada 1 parsel, 127 ada 2, 4 ve 5 parsel, 126 ada 1 ve 2 parsel, 129 ada 1 parsel, 130 ada 6 ve 7 parsel, 110 ada 6 parsel sayılı taşınmazların yola ulaşımın sağlanması için taşınmazlar arasında akdi irtifak kurulması gerekmektedir.
Öte yandan 110 ada 6 parsel lehine de geçit tesisine karar verilmiş ise de; hüküm sonucunda atıf yapılan bilirkişi raporuna ekli birinci alternatifi gösteren krokide 110 ada 6 parsel sayılı taşınmaz tespit edilememiş, akdi irtfak tesis edilmediğinden 110 ada 6 parselin hangi güzergahı kullanarak anayola ulaşacağı belirlenememiştir.
Yine aleyhine geçit tesisine karar verilen 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz tapuda orman vasfı ile Hazine adına kayıtlı olup geçit kurulan kısım kamu malı niteliğinde olduğundan bu nitelikte bir yerin kişilerin özel istifadesine terki olanaklı değildir. Kısaca belirtmek gerekirse, orman üzerinden geçit hakkı tesis edilemeyeceğinden orman vasfındaki kamuya ait araziden geçit hakkı tesisi de usul ve yasaya aykırıdır.
Belirtilen hususlar gözetilmeksizin mahkemece tesis edilen hüküm usul ve yasaya uygun olmadığından mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak veya gerekirse mahallinde uzman bilirkişiler marifetiyle yeniden keşif yapılmak suretiyle davacılara ait taşınmazların genel yola ulaşımının mümkün olup olmadığı araştırılmalı genel yola ulaşımın mümkün olmaması halinde genel yola kadar kesintisiz bağlantı sağlanacak şekilde lehine ve aleyhine geçit tesis edilecek tüm parseller krokide işaretlenerek alternatifler belirlenmeli oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Lehine geçit hakkı kurulan parseller arasında akdi irtifak tesis edilmeksizin orman vasfında bulunan yer üzerinden de geçit hakkı tesisi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.09.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.Başkan