Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/9393 Esas 2013/8360 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9393
Karar No: 2013/8360
Karar Tarihi: 17.09.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/9393 Esas 2013/8360 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı Hazine adına tapuda kayıtlı olan bir taşınmaz için davacı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açtı. Mahkeme, davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul ederek hükmü kabul etti, ancak yapılan inceleme, araştırma ve uygulamanın yeterli olmadığı gerekçesiyle karar bozuldu ve mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişiler ile taraf tanıkları huzuruyla yeniden keşif icra edilmelidir denildi. Kararda geçen kanun maddeleri şöyle: 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 14. maddesi ve 20/A maddesi.
16. Hukuk Dairesi         2013/9393 E.  ,  2013/8360 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu Camiliyurt Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 20 parsel sayılı 9.726,48 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 105 ada 20 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan inceleme, araştırma ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaz, 8.6.1945 tarih ve 31 sıra numaralı tapu kaydı esas alınarak Hazine adına tespit gördüğü halde, dayanak tapu kaydı getirtilip uygulanmak suretiyle taşınmazı kapsayıp kapsamadığı belirlenmemiş; dayanak tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsaması halinde, tapu kaydının oluştuğu 1945 yılına kadar 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmamıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişiler ile taraf tanıkları huzuruyla yeniden keşif icra edilmelidir. Taşınmazın başında icra edilecek keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, 1945 yılından öncesinin mera yahut hali arazi olup olmadığı, davacı ve bayilerinin kullanımlarının hangi tarihte başladığı yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından görgüye dayalı bilgileri olmasa da duyumları olup olmadığı sorulmalı, taşınmazın niteliği ve kullanım durumu hususundaki beyanlar denetlenmeli, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin hangi tarihte başladığı hususu tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli, davalı Hazinenin dayandığı tapu kaydının oluşum sebebi üzerinde durulmalı; Hazinenin dayandığı tapu kaydı ve varsa haritasının kapsamı, kadastro paftasıyla ölçekleri eşitlenip çakıştırılmak suretiyle 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmeli, teknik bilirkişiye bu uygulamayı gösterir, keşfi takibe imkan veren denetime elverişli ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli, tapuya kayıtlı taşınmazların zilyetlikle edinilmesinin mümkün olmadığı düşünülmeli, davacının, taşınmazın irsen intikal ettiği ve eklemeli zilyet olduğu iddiası nedeniyle, taşınmazın Hazine tapusunun oluştuğu tarihe kadar 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesinde belirtilen şartların oluşup oluşmadığının belirlenmesinde bu husus da dikkate alınmalı bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 17.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.