Esas No: 2020/537
Karar No: 2021/1592
Karar Tarihi: 16.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/537 Esas 2021/1592 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
...
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/10/2019
NUMARASI ...
DAVANIN KONUSU : Marka Hükümsüzlüğü
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/10/2019 tarih ve..... sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin... numaralı “...” ibareli markasını 2017 senesinden beri kullandığını ve ismi herkesçe bilinen bir ... ofisi olduğunu, davalının ....." ibareli markasının, müvekkilinin markasıyla aynı sınıfta (36. sınıfta) tescilli bulunduğunu, davalı markasının başında yer alan “...” ibaresinin özgün olmadığını ve markaya ayırt edicilik kazandırmadığını, ayırt ediciliğin “...” ortak ibaresi üzerinde toplandığını, tarafların aynı sektörde hizmet verdiğini ve hizmetler açısından iltibas tehlikesinin doğduğunu, müvekkilinin sunduğu hizmetler için ".....", davalının ise "...." internet sitesini kullandığını, davalının “......” internet sitesi üzerinden verdiği ilanlarda da “...” ibaresini kullandığını ileri sürerek, davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya konu markada yer alan “...” ibaresinin taraf markaları arasında ayırt ediciliği sağladığını, markalar arasında sadece ortak unsur olan “...” ibaresinden kaynaklanan sınırlı ses benzerliğinin bulunduğunu, markaların görsel açıdan farklı olduğunu, ortak unsurlardan “...” ibaresinin .....’ya göre “taşınmaz, gayrimenkul” anlamına, “...” ibaresinin ise “.... anlamına geldiğini ve her iki kelimenin de tescilli bulunduğu sınıfta zayıf ibareler olduklarını, markasının “...” ibaresi üzerinde davacıya tekel hakkı sağlayamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, “...” ibaresinin 36. sınıf “Gayrimenkul komisyonculuğu, müşavirliği ve idaresi hizmetleri” açısından tanımlayıcı olduğu, ancak ortalama tüketicinin dikkat seviyesinin daha yüksek olmasına rağmen, iki markada da oldukça baskın ve ön planda kullanılan “...” ibaresinin, markalar arasında hem görsel hem de işitsel benzerlik ilişkisini yarattığı, anlamsal açıdan daha güçsüz olan ilişkinin, görsel ve işitsel unsurlar dikkate alındığında güçlendiği, taraf markaları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, aynı hizmetler açısından karıştırılma ihtimalinin oluşacağı, davacı markasının tanınmış olduğu yönündeki iddianın ispatlanamadığı, davalının başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut bulguya rastlanılmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı adına tescilli....sayılı "... ..." ibareli markanın 36. sınıf hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markaları arasında görsel, işitsel ve anlamsal açıdan benzerlik bulunmadığını, davaya konu markada yer alan “...” ibaresinin taraf markaları arasında yeterli ayırt ediciliği sağladığını, markaların ortak unsurlardan “...” ibaresinin TDK’ya göre “taşınmaz, gayrimenkul” anlamına, “...” ibaresinin ise “çalışma alanı, tutulan yol, benimsenen tarz” anlamına geldiğini ve her iki kelimenin de tescilli bulunduğu sınıfta zayıf ibareler olduklarını, “...” ibaresi üzerinde davacıya tekel hakkı tanınamayacağını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve taraf markalarının emtia listelerinin 36. sınıf “Gayrimenkul komisyonculuğu, müşavirliği ve idaresi hizmetleri” açısından aynı hizmetlerde olduğu, davalının,,,, sayılı "... ..." ibareli markası ile davacının.... numaralı “...” ibareli markası arasında, 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik bulunduğu, zira davalının markasında yer alan “...” ibarelerinin, taraf markaları arasında yeterli ayırt ediciliği sağlamadığı, her ne kadar “...” ibaresinin 36. sınıf “Gayrimenkul komisyonculuğu, müşavirliği ve idaresi hizmetleri” açısından tanımlayıcı olduğu açık ise de, iki markada da esas unsur olarak kullanılan “...” ibaresinin, anılan hizmetlerde tanımlayıcı veya zayıf marka olduğunun söylenemeyeceği, bu ortak asıl unsurun markalar arasında hem görsel hem de işitsel benzerlik ilişkisini yarattığı, taraf markaları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, aynı hizmetler açısından karıştırılma ihtimalinin bulunduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 4,90 TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 16/12/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/12/2021
....
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.