![Abaküs Yazılım](/8.png)
Esas No: 2020/548
Karar No: 2021/1631
Karar Tarihi: 16.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/548 Esas 2021/1631 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : ... ...
ÜYE : ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2019
NUMARASI ....
DAVANIN KONUSU : ... Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/11/2019 tarih ve .... sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı ... tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirketin uzun yıllardır sahip olduğu “...” markasının franchise ile çeşitli şirket/kişilere kullandırdığını, yıllardır piyasada isim yapmış olan ... lokantalarının müşterilerine sunduğu kaliteli hizmet sayesinde sektörde kendine sağlam bir yer edindiğini, "..." markasının kebap restorancılığı alanında sektörünün önde gelen markalarından olup dünyanın en iyi 50 restoranı arasında Türkiye'yi temsil ederek çok sayıda ödül aldığını, davalı şirketin müvekkilinin markalarıyla iltibasa neden olacak düzeyde benzer "..." ibareli marka başvurusuna yaptıkları itirazlarının Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından kabul edilerek dava konusu marka başvurusunun reddine karar verildiğini, bu karara karşı davalı şirket tarafından yapılan itirazı ise ... tarafından kabul edildiğini, oysa taraf markalarının ortalama düzeydeki tüketiciler nezdinde karışıklığa yol açacak derecede birbirine benzediğini, özellikle iki markanın da et, kebap restoranında kullanıldığı düşünüldüğünde karıştırılma ihtimalinin daha da artacağını, Google isimli arama motoruna "... ..." yazıldığında, müvekkiline ait "..." markasına ilişkin haberlere/görsellere yönlendirme yapıldığını, davalının faaliyet gösterdiği bölgenin aynı zamanda "..." ismiyle anıldığını, ... kelimesinin herkes tarafından kullanılabilecek bir isim olup davalı markasındaki asıl unsurun müvekkilinin markasının asli unsuru olan ... ibaresi olduğunu, ortalama bir tüketicinin, müvekkiline ait ... markasıyla hizmet veren ... restoranlarının ... yöresinde bulunan şubesine gittiğini düşünmesi kuvvetle muhtemel olacağını, davalının kötü niyetli bulunduğunu, davalı şirketin müvekkili şirketin müşterilerini çaldığını, markalarının itibarını ve halk nezdinde bilinirliğinden istifade ederek müvekkili şirketi zarara uğrattığını ileri sürerek ... kararının iptali ve dava konusu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine aksi halde dava konusu markada yer alan ... kelimesinin terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, başvuru ile ret gerekçesi markanın ortak unsur olarak "..." ibaresini içermelerine rağmen "..." kelimesinin "Bir sokağın başka bir sokakla veya caddeyle kesiştiği yer" anlamına geldiğini, restoran, mağaza, ticari işletme gibi mekanlar için konum/yer bildirme amacıyla günlük dilde sıklıkla kullanıldığı göz önüne alındığında başvuruya konu hizmetler için ayırt edici niteliğinin görece düşük bir ibare olduğunu, başvuruya konu işarette ilaveten "..." ibaresinin yer aldığı ve bu ibarenin başta ve bitişik olarak kullanıldığını, ilgili tüketicilerin başvuruya konu marka ile redde gerekçe olarak gösterilen markayı bütüncül algı çerçevesinde farklı ticari kaynaklardan gelen birbirinden farklı markalar olarak algılayacaklarını, başvuru ile redde gerekçe olarak gösterilen marka arasında 6769 s. SMK'nın 6(1) maddesi hükmü anlamında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, taraf markalarının benzer olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraf marklarında ortak olarak yer alan "..." ibaresinin uyuşmazlık konusu 43. Sınıf yönünden zayıf bir ibare olmadığı, dava konusu marka ile davacı markası arasında anılan ibarenin ortaklığından kaynaklı benzerlik bulunduğu dava konusu markada yer alan hizmetlerin davacı markası kapsamındaki hizmetler ile aynı/aynı türde olduğu, 6769 Sayılı Yasa 6/1 koşullarının somut olayda gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile ... kararının iptali ile dava konusu... sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı ... vekili, taraf markalarında ortak olarak yer alan "..." ibaresinin "Bir sokağın başka bir sokakla veya caddeyle kesiştiği yer" anlamına geldiğini, restoran, mağaza, ticari işletme gibi mekanlar için konum/yer bildirme amacıyla günlük dilde sıklıkla kullanıldığını, başvuruya konu hizmetler için ayırt ediciliğinin düşük bulunduğunu, başvuruya konu işarette ilaveten "..." ibaresinin yer aldığı ve bu ibarenin başta ve bitişik olarak kullanıldığını, ilgili tüketicilerin başvuruya konu marka ile redde gerekçe olarak gösterilen markayı bütüncül algı çerçevesinde farklı ticari kaynaklardan gelen birbirinden farklı markalar olarak algılayacaklarını, başvuru ile davacı markası arasında benzerlik bulunmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, ... kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava konusu "..." ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet .... sayılı "..." ibareli markası arasında, başvuru kapsamında yer alan 43. Sınıf hizmetler yönünden, 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel , işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu, zira davacı markasının asli unsurunu oluşturan "..." ibaresinin dava konusu başvuruda aynen yer aldığı, başvurudaki diğer unsurların yeterli ayırt ediciliği sağlamadığı, "..." ibaresinin uyuşmazlık konusu 43. sınıf hizmetler yönünden ayırt ediciliğinin düşük olduğundan da söz edilemeyeceği anlaşılmakla, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı ..... alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 4,90 TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı ... vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı ... üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 16/12/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2022
....
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.