Esas No: 2020/6252
Karar No: 2022/902
Karar Tarihi: 09.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/6252 Esas 2022/902 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlamalarıyla yargılandı. Mahkeme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verirken, taksirle yaralama suçundan ise sanığın mahkumiyetine hükmetti. Katılan vekili kararı temyiz etti ve Yargıtay Ceza Dairesi, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna ilişkin hükmün temyiz isteminin itiraz olarak değerlendirilmesine karar verdi. Taksirle yaralama suçundan hüküm verilirken, CMK'nın 251. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulandığı ancak bu suç için temel ceza miktarı üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası olduğu belirtildi. 5271 sayılı CMK'nın 264/2. maddesi ve Anayasa Mahkemesi kararları doğrultusunda, sanık lehine olan düzenlemeler gözetilerek kararın yeniden değerlendirilmesi ve gerekiyorsa basit yargılama usulüne göre cezanın dörtte bir oranında indirilmesi gerektiği belirtildi. Karar, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri göz önünde bulundurularak bozuldu. Kanun maddeleri: TCK 179/3-2, 62, 50/1-a,
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : Taksirle yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 1- Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan; TCK’nın 179/3-2, 62, 50/1-a, 52/4. ve CMK’nın 231/5. maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması
2- Taksirle yaralama suçundan; TCK’nın 89/1, 89/2-b, 62,
52/2-4, maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm ile ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
(I)Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik hükmün temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, aynı Kanunun 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda mercide yanılmanın başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağı nazara alınarak, katılan vekilinin temyiz isteminin, itiraz mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca gereği merciince yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
(II)Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine yönelik hükmün temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK'nın 89. maddesinin 1-2-3. fıkralarında düzenlenen ''taksirle yaralama'' suçuna ilişkin olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde gerçekleşecek olan taksirle yaralama suçu için TCK'nın 89. maddesinin 1. fıkrasında temel ceza miktarının ''üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası'' olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK'nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ''Basit Yargılama Usulü'' başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ''Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.'' şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ''01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.'' şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile; ''...kovuşturma evresine geçilmiş...'' ibaresinin, aynı bentte yer alan ''...basit yargılama usulü...'' yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle, kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ''mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.'' şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin ve CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ''Basit Yargılama Usulü'' yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 09/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.