Resmi belgede sahtecilik - - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16721 Esas 2019/1021 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/16721
Karar No: 2019/1021
Karar Tarihi: 05.02.2019

Resmi belgede sahtecilik - - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16721 Esas 2019/1021 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçlarından Mahkeme tarafından mahkumiyet hükmü verildiği belirtilmiştir. Ancak, sanığın suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan da adli para cezasına hükmedilmesi gerektiği, bu hususun gözetilmediği ifade edilmiştir. Ayrıca, adli emanette kayıtlı olan suça konu plakaların akıbeti hakkında Mahkeme tarafından bir karar verilmesi gerektiği ve yürürlükte olan bazı kanun maddelerinin gözetilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Yargılamanın usule uygun bir şekilde yapıldığı, delillerin değerlendirildiği ve kurulan hükümlerde bir aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 165. ve 53. maddeleri ile Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140-2015/85 sayılı iptal kararı gösterilmektedir.

11. Ceza Dairesi 2017/16721 E. , 2019/1021 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

“Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi” suçundan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 165. maddesi uyarınca hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; adli emanette kayıtlı bulunan suça konu plakaların akıbeti hakkında Mahkeme tarafından bir karar verilmesi ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiillerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiillere uyan suç tipleri ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin ONANMASINA, 05.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.