10. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/3653 Karar No: 2021/10224 Karar Tarihi: 15.09.2021
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/3653 Esas 2021/10224 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/3653 E. , 2021/10224 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, davalı Kurum tarafından davacı adına tahakkuk ettirilen prim borcunun olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosya kapsamı incelendiğinde, davaya dahilleri sağlanan ... ve ..."nin davacıya ait işyerinde sigortasız olarak çalıştığının tespit edilmesi üzerine, bu işçilere ait işe giriş bildirgelerinin verilmediğinden bahisle davacı aleyhine resen prim tahakkuku yapıldığı anlaşılmış, davacı tarafından iş bu dava ile, bahse konu prim borcunun bulunmadığının tespiti istemiyle eldeki davanın açıldığı, Mahkemece, kesinleşen ve ilgili İdare Mahkemesince iptaline karar verilen idari para cezası gerekçe gösterilmek suretiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. Sahte sigortalılığa dayanan davalar hizmet tespiti içerikli olmakla, davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasa’nın 86. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, tarafların sunduğu deliller ile yetinilmemeli, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri esas alınarak kendiliğinden araştırma ilkesi benimsenmeli, sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır. Yukarıda anlatılanlar ışığında Mahkemece, çalışmanın geçtiği iddia edilen işyerinden bildirimi bulunan bordrolu tanıkların yeteri kadarının beyanlarına başvurulmalı, ilgili işyerinin hangi tarihten itibaren faal olduğu ile çalışma ruhsatı alıp almadığı araştırılmalı, vergi kayıtları getirtilip incelenmeli, yapılan sigortalı bildirim ile işyerinin faaliyeti karşılaştırılmalı, çalışmanın geçtiği iddia edilen işyerine komşu işyeri bordrolu tanıkları tespit edilip beyanlarına başvurulmalı, varsa savcılık soruşturması ve devamında ceza dosyası irdelenmeli, davaya dahilleri sağlanan sigortalılar dinlenilmek suretiyle iş yerinde fiilen çalışmaya başladıkları tarih tespit edilmeli, davacının tekstil işiyle ilgili olarak 01.06.2011 tarihli kira başlangıç tarihli sözleşme imzaladığı ilgili ... dinlenmeli, iş yerinin fiilen işe başlama tarihi tüm bu deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle tam olarak belirlenmeli, böylelikle uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir. O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.09.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.