Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4984 Esas 2019/4907 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4984
Karar No: 2019/4907
Karar Tarihi: 26.11.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4984 Esas 2019/4907 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen sıra cetveline itiraz davasında, davacı vekili müvekkilinin dava dışı borçludan olan alacağını tahsil etmek için icra takibi yaptığını ancak davalının takibi öncelikli olarak sıra cetvelinde yer aldığını ve davalının alacağının muvazaalı olduğunu ve gerçek bir alacak ilişkisine dayanmadığını iddia ederek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Mahkeme, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, alacağı ispat yükünün davalı tarafta olduğunu belirterek, davanın kabulüne karar vermiştir. Davalı vekili kararı temyiz ettiyse de, Yargıtay temyiz itirazlarını yerinde bulmamış ve kararın onanmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: İcra ve İflas Kanunu (2004/466) madde 98, Borçlar Kanunu (2001/818) madde 138 ve madde 160.
23. Hukuk Dairesi         2016/4984 E.  ,  2019/4907 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili davalının dava dışı borçludan olan alacağını tahsil amacıyla icra takibi yaparak 3.kişideki alacaklarına haciz koydurduğunu, bedeli paylaşıma konu alacağa davalı tarafından da haciz koyulmuş olduğunu, ancak icra müdürlüğü tarafından düzenlenen sıra cetvelinde davalının takiplerine öncelik verildiğini, davalının alacağının muvazaalı olduğunu, gerçek bir alacak ilişkisine dayanmadığını öne sürerek sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin 3.kişi olduğunu, alacağının ipotekli taşınmazın devrinden kaynaklandığını öne sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun alacağın varlığını tek başına kanııtlamayacağı, bu tür davalarda alacağı ispat yükünün davalı tarafta olduğu, her ne kadar alacağın ipotek bedelinin ödenmesinden kaynaklandığı iddia olunsa da ipotek bedelinin şirket ortağı tarafından ödenmiş olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.