Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/861
Karar No: 2022/2068
Karar Tarihi: 09.03.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/861 Esas 2022/2068 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı taraf, davalının banka hesabına toplam 56.000 TL göndererek aralarında iş ortaklığı kurulmasını amaçladığını ancak iş ortaklığının kurulamaması üzerine geri ödeme yapılmayan 37.000 TL'nin tahsilini istemiştir. Mahkeme önce davanın reddine karar vermiş, ancak Yargıtay bozma kararı vererek davanın yeniden görülmesine karar vermiştir. Yapılan inceleme sonucunda, davalının gönderdiği 15.09.2011 tarihli \"ödeme planı\" başlıklı mail HMK 202. maddesi uyarınca delil olarak kabul edilmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davalı tarafın savunmasında yer alan e-mailin kendisine ait olmadığı iddiası göz önüne alınmadan karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından, karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise, HMK 199. ve 202. maddeleridir.
3. Hukuk Dairesi         2022/861 E.  ,  2022/2068 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, davalı ile aralarında kurulması planlanan iş ortaklığı gereğince davalının banka hesabına muhtelif tarihlerde toplam 56.000,00 TL gönderdiğini, iş ortaklığının kurulamaması üzerine 16.000,00 TL’nin geri iade edildiğini, davalı tarafından gönderilen 15.09.2011 tarihli e-mail ile bakiye 40.000,00 TL’nin beş eşit taksitte ödeneceğine ilişkin taahhütte bulunulmasına rağmen, sadece 3.000,00 TL ödeme yapıldığını, kalan 37.000,00 TL’nin ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davacı ile aralarında ortaklık kurulmasına ilişkin herhangi bir anlaşma olmadığını, davacının kendisinden aldığı özel tasarım kıyafetlerin karşılığı olarak para gönderdiğini, aralarında sadece moda tasarımcısı-müşteri ilişkisi olduğunu, kendisi tarafından davacıya iddia ettiği şekilde bir e-mail de gönderilmediğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; davada dayanılan havale dekontunda gönderilen paranın ne için gönderildiği yazılı olmadığından söz konusu dekontun ödünç ilişkisini kanıtlamaya yeterli olmadığı gibi yazılı delil başlangıcı olarak da kabul edilemeyeceği, davalı taraf davacının tanık dinletme talebine açıkça muvafakat etmediğinden davacının tanık dinletme talebinin reddine karar verildiği, davacıya yemin teklif hakkının hatırlatıldığı, davacının yemin teklif etme hakkını kullanarak davalıya iddianın ve alacağın ispatı yönünden yemin teklif ettiği, davalının da teklif olunan yemini kabul ederek davacının alacaklı olmadığını, borçlu olmadığına dair yemin ettiği, davacının davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davasının reddine yönelik verilen hüküm, davacı tarafın temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince onanmış, davacının karar düzeltme istemi üzerine yapılan inceleme neticesinde aynı Dairenin 19/02/2018
    tarihli ve 2017/3033E-2018/1991K sayılı kararıyla; HMK'nun 199.maddesi ile mailin belge olarak kabul edildiği, HMK'nun 202. maddesinde de bu tür belgeler yazılı delil başlangıcı olarak kabul edildiğinden davacı da delil olarak davalı tarafından gönderildiğini iddia ettiği 15.9.2011 tarihli e-posta içeriğine dayandığından davacının bu delili yapılan açıklamalar doğrultusunda değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece; bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı tarafından davacıya gönderilen 15.09.2011 tarihli "ödeme planı" başlıklı mail HMK 202. maddesi uyarınca yazılı delil başlangıcı sayılmış, yeniden yapılan tahkikatta dinlenen tanık beyanları ile mail metninin birbirleriyle örtüştüğü, davacının, yeğeni...'ya davalı ile kuracağı ortak iş nedeniyle 60.000,00 TL para verdiği, bu paranın davalının hesabına geçtiği, ortaklığın kurulamaması nedeniyle bir kısmı iade edilmiş ise de 40-50.000,00 TL'sinin halen iade edilmediği, ortaklık ilişkisi ve para alışverişinin tanık beyanları ile davacı tarafından ispatlandığı, buna karşın davalı tarafın uhdesinde kalan meblağı davacıya ödediğini ispatlayamadığı gerekçesiyle taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne, davalının İstanbul 30. İcra Dairesi 2012/23302 Esas sayılı dosyasındaki itirazının iptali ile takibin devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı eldeki dava ile davalıya banka havalesi ile aralarında kurulması planlanan iş ortaklığı sebebiyle para gönderdiğini, iş ortaklığının gerçekleşmemesi üzerine davalının paranın bir kısmını ödediğini, ancak bakiye bedelin ödenmediğini ileri sürerek alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
    HMK'nun 199. maddesinde “Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanuna göre belgedir.” yazılıdır. Bu düzenleme ile mail ve telefon mesajları da belge olarak kabul edilmiştir. HMK'nun 202. maddesinde de “(1)Senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir. (2)Delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir.” şeklinde düzenleme getirilerek bu tür belgeler delil başlangıcı olarak kabul edilmiştir.
    Davalı tarafından gönderildiği iddia edilen 15.09.2011 tarihli e-mail incelenecek olursa: Gönderenin hakanakk@hotmail.com, alıcıların ise osman@okyanusgrup ve nazlikuzucan_@hotmail.com olduğu, mail konusunun “ödeme planı” olarak yazıldığı, içeriğinde ise “sevgili osman ve nazlı! Gecikmeden dolayı özür dilerim, aşağıda yapabileceğim ödeme planı yer alıyor, teşekkürler, yaz için yapılan ürünlerin toplamı: 10.212 tl tutuyor, 4.000 tl ödemiştin , 6.000 tl burdan kaldı benim sana kişisel 6.000 tl borcum vardı burayı halletmiş olduk kalan 40.000 tl için ödeme planım; 5/8 kasım 8.000 tl, 5/8 aralık 8.000 tl, 5/8 ocak 8.000 tl, 5/8 şubat 8.000 tl, 5/8 mart 8.000 tl” yazdığı görülmüştür.
    Somut uyuşmazlıkta davacı davasını ispat etme yükümlülüğü altında olmakla birlikte, delil olarak davalı tarafından gönderildiğini iddia ettiği, dava konusu borcun kabul edildiğine ilişkin beyan ve bu borca ilişkin ödeme planını içeren e-mail çıktısını sunmuştur. Ancak mahkemece davacı tarafından sunulan e-mail çıktıları yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır.
    O halde, davalı davacının sunduğu e-mailin kendisi tarafından gönderilmediğini, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen e-mail çıktısının delil başlangıcı olma koşullarını sağlamadığını savunduğu gözetilerek, davacının delil olarak dayandığı e-mail çıktısındaki davalıya ait olduğu iddia edilen mail hesabının davalıya ait olup olmadığı, e-mailin davalı tarafça gönderilip gönderilmediği konusunda bilirkişi raporu alınarak, e-mail çıktıları hakkında davalının savunması doğrultusunda araştırma yaptırıldıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 712,70 TL peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi