Esas No: 2021/24661
Karar No: 2022/11189
Karar Tarihi: 21.06.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/24661 Esas 2022/11189 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karara göre, bir memurun kişisel çıkar sağlamak amacıyla memuriyet nüfuzunu kötüye kullanması suçuyla ilgili olarak verilen hükmün açıklanması geri bırakılmasına dair bir karar kesinleşmiştir. Ancak, sanığın denetim süresi içinde başka bir kasıtlı suç işlemesi ve bu suçun ihbar edilmesi sonucu verilen hüküm ile beraber, hükmün açıklanması geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği tarih ile yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu belirlenmiştir. Bu durumda, suçun işlendiği tarih itibarıyla davanın öngördüğü cezanın türü ve üst sınırına göre, dava olağan veya olağanüstü zamanaşımı sürelerine tabidir. Temyiz itirazları yerinde görülerek, hüküm bozulmuş ve sanık hakkındaki kamu davası zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Kanun maddeleri olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e ve 67. maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Memuriyet Nüfuzunun Sair Suretle Kötüye Kullanılması
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Kısa kararda suç tarihinin "Şubat 2007" yerine "Şubat 2017" şeklinde yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Sanık hakkında kişisel bir çıkar sağlamak için memuriyet nüfuzunu sair suretle kötüye kullanmak suçu ile ilgili olarak mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 28.05.2013 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde 29.06.2014 tarihinde işlediği başka kasıtlı suçtan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbar üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nun 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede,
Suç tarihi itibarıyla sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi olduğu, suçun Şubat 2007 tarihinde işlendiği, suç tarihinden itibaren olağanüstü dava zamanaşımının temyiz inceleme gününde tamamlanmış bulunduğu anlaşılmakla, sanık müdafinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 21.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.