16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/8306 Karar No: 2013/8274 Karar Tarihi: 17.09.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8306 Esas 2013/8274 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Kadastro Müdürlüğü Mera Komisyonu'nun kararı doğrultusunda, Akçay Köyü'nde bulunan 5292,47, 4781,30, 9045567,37 ve 8359,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların kadim mera olmaları nedeniyle ortak kullanım alanı olarak sınırlandırılmasına karar vermiştir. Davacılar ise bu taşınmazların belli bölümlerini vergi kayıtları ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescil etmek istemişlerdir. Mahkeme, çekişmeli taşınmazların mera niteliğinde olduğuna ve özel mülkiyete konu olamayacaklarına karar verip, davanın reddine hükmetmiştir. Davacılar bu kararı temyiz etmişlerdir. Yargıtay ise, taşınmazların sınırlandırılıp özel sicillerine yazılmalarına karar verilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Ancak kararın hüküm bölümünde yanılgıya düşülerek \"tescillerine\" denilmiştir. Bu nedenle, hüküm bölümünde düzeltme yapılarak, kararın onanmasına karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddesi ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/B maddesidir.
16. Hukuk Dairesi 2013/8306 E. , 2013/8274 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden M.Salih Çakar ile aleyhine temyiz istenilen Hazine vekili Avukat Gülçin Türkucu geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında Akçay Köyü 101 ada 107, 108, 191 ve 198 parsel sayılı 5292,47, 4781,30, 9045567,37 ve 8359,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kadim mera olmaları ve Kadastro Müdürlüğü Mera Komisyonunun 18.09.2005 tarihli ve (24) sayılı kararı ile belirlenen mera sınırları içinde gösterilmeleri nedeniyle orta malı mera olarak sınırlandırılmak suretiyle tespit edilmiştir. 101 ada 107 parsel sayılı taşınmaza ait tutanağın beyanlar hanesinde ... oğlu ..."ın 101 ada 108 parsel sayılı taşınmaza ait tutanağın beyanlar hanesinde ... oğlu ..."ın ve 101 ada 198 parsel sayılı taşınmaza ait tutanağın beyanlar hanesinde ... oğlu Resul Çakar"ın kullanımında olduğu belirtilmiştir. Davacı ... oğlu ... yasal süresi içinde 101 ada 108 parsel sayılı taşınmaz ile 101 ada 191 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün adına tescili istemiyle vergi kayıtları ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak; davacı ... oğlu ... yasal süresi içinde 101 ada 107 ve 198 parsel sayılı taşınmazların adına tescili istemiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davaların reddine ve çekişmeli 101 ada 107, 108, 191 ve 198 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm davacı ... ile davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve çekişmeli taşınmazların kamu ortamalı mera niteliğindeki yerlerden olup özel mülkiyete konu olamayacakları mahallinde yapılan keşif ve uygulama ile dosyaya sunulan uzman bilirkişi raporları ile belirlendiğine göre davacıların diğer temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; kamu ortamalı mera niteliğindeki yerlerden olduğu belirlenen çekişmeli taşınmazların, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 16/B maddesi uyarınca sınırlandırılarak ve özel sicillerine yazılmalarına karar vermek gerekirken, "tescillerine" şeklindeki hüküm kurulması isabetsiz olup, bozma nedeni ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; kararın hüküm bölümünün 1. fıkrasındaki "tescillerine" sözcüğünün çıkarılarak yerine "mera olarak sınırlandırılmalarına ve özel sicillerine yazılmalarına" sözcüklerinin yazılmasına ve kararın hüküm bölümünün DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 990,00 TL vekalet ücretinin temyiz eden davacıdan alınarak, kendisini duruşmada vekil ile temsil ettiren davalı Hazineye verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde davacılara iadesine, 17.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.