Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3590 Esas 2015/876 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3590
Karar No: 2015/876
Karar Tarihi: 22.04.2015

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3590 Esas 2015/876 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların müteahhitlik yaptığı bir proje kapsamında katılanla yapılan sözleşmeye göre, inşaat süresi içerisinde bir adet ev verecekleri taahhüt edilmişti. Ancak inşaat süresi dolmasına rağmen üstlerine düşen dairenin teslim edilmediği için katılan zarara uğradı. Sanıklar, bu zararı gidermek için katılanın alacaklısı olan kişinin sanıklara borçlu olduğu bonoları katılanla takas ettiler. Ancak bonoların ödeme tarihleri geldiğinde sanıklar borçlarını ödemediler ve katılanın bonoları icra takibine girdi. Bu esnada bonoların borçlu sıfatıyla adı geçen kişi, sanığın kardeşi çıktı ve borcu itiraz etti. Sanıkların fikir ve eylem birliğine dayalı şekilde sahte senet düzenleyerek menfaat sağladıkları anlaşıldı ve sanıklar dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından mahkum edildi.
Kanun Maddeleri:
-Nitelikli dolandırıcılık suçu: Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 157
-Resmi belgede sahtecilik suçu: TCK Madde 204

23. Ceza Dairesi 2015/3590 E. , 2015/876 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Müteahhit olan sanıklar ... ve ..."nun yetkilisi oldukları ... Tic. Ltd. Şti. ile katılan arasında imzalanan kat karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle sanıkların katılana ait arsa üzerinde yapacakları inşaat karşılığında bir adet ev vermeyi taahhüt ettikleri, sanık ..."nun bu süre içerisinde kendisini ... olarak tanıttığı ve katılana üzerinde “...” yazılı kartvizit verdiği, inşaatın yapım işinin sözleşmede belirtilen süre içerisinde tamamlanamaması üzerine katılanın kendi hissesine düşen dairenin geç teslim edilmesi nedeniyle zarara uğradığını beyan ederek müteahhit olan sanıkların hisselerine düşen dükkan satışı konusunda tapu dairesine gidip arsa sahibi olarak satışa rıza göstermeyeceğini bildirdiği, sanıkların yaşlı olan katılanı ikna etmesi için katılanın yeğeni olan temyiz dışı sanık ..."tan aracı olmasını istedikleri, ..."in de katılanı ikna edememesi üzerine sanıklar birlikte hareket ederek katılanın uğradığı zararı gidermek üzere alacaklısı ..., borçluları ... ve ... olan ve ..."un şahit olarak imzaladığı 01/05/2010 ödeme tarihli, 2.000 TL bedelli bono ile yine tarafları aynı olan 17/03/2010 ödeme tarihli, 3.000 TL bedelli bonoyu düzenledikleri ve ... tarafından bonoların sanıklar tarafından imzalandığı söylenerek katılana teslim edildiği, bunun üzerine katılan tapu dairesine giderek dükkanın satış işlemini gerçekleştirdiği, bonoların ödeme tarihleri geldiği halde sanıkların borcunu ödememesi üzerine katılanın bonolar hakkında icra takibinde bulunduğu ancak bonolarda borçlu sıfatıyla adı bulunan ancak gerçekte sanık ..."nun kardeşi olan ..."nun borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, bu şekilde sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde sahte senet düzenleyerek menfaat temin ettiklerinin iddia edildiği olayda, sanık, tanık ve katılan beyanları ile tüm dosya kapsamına göre, eylemin nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 22/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.