Esas No: 2021/1807
Karar No: 2022/958
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/1807 Esas 2022/958 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkum edildi ancak mahkeme kararı temyiz edildi ve bozuldu. Yeniden yapılan yargılama sonucu sanık 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı ve hakkındaki hüküm açıklanmamasına karar verildi. Ancak sanık daha sonra 5607 sayılı Kanuna aykırılık suçu işledi ve mahkum oldu. Dosya yeniden ele alındığında ise, sanık denetim süresi içinde yeni bir suç işlemiş ve zamanaşımı süresi dolduğu için hükmün düşmesi gerektiği belirtildi. Sanığa isnat edilen suç 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesi kapsamında olup, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkındaki kamu davası düştü ve hüküm bozuldu.
Kanun maddeleri:
- 2863 sayılı Kanunun 74/1 maddesi
- Türk Ceza Kanunu'nun 62/1, 53. maddeleri
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11, 231/8, 223/9, 321, 322 maddeleri
- 5728 sayılı Kanun
- 5607 sayılı Kanun
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile;
2863 sayılı Kanunun 74/1, TCK’nın 62/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında yapılan yargılama sonunda Ceyhan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2008 tarihli, 2006/50 E. - 2008/19 K. sayılı ilamı ile, 2863 sayılı Kanunun 74/1, TCK'nın 62/1. maddeleri gereğince sanığın mahkumiyetine hükmedildiği, anılan hükmün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 07/07/2010 tarihli 2008/18272 E. - 2010/11408 K. sayılı ilamıyla, hükümden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik CMK’nın 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenleme ve 5728 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanunda getirilen değişiklikler karşısında, suçun niteliği, hükmolunan cezanın tür ve miktarı gözetilip, dosyada bulunan adli sicil kaydı da değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması ve diğer nedenlerle hükmün bozulduğu,
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, 12/10/2011 tarihli 2010/573 E. - 2011/797 K. sayılı kararı ile sanığın, 2863 sayılı Kanunun 74/1, TCK'nın 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası cezalandırılmasına, CMK'nın 231. maddesi uyarınca sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın itirazın reddi üzerine 08/12/2011 tarihinde kesinleştiği ve belirtilen tarih itibariyle beş yıllık denetim süresi başladığından, CMK'nın 231/8. maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu,
Sanığın 01/06/2016 tarihinde 5607 sayılı Kanunun 3/18. maddesine muhalefet suçunu işlediği sabit kabul edilerek, Cizre 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/04/2018 tarih 2017/341 E. - 2018/208 K. sayılı kararı ile mahkumiyetine hükmedildiği ve hükmün 12/07/2019 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada; sanık tarafınfan denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlendiğinden, anılan suçun işlendiği 01/06/2016 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin işlemeye devam ettiği, zamanaşımını kesen en son işlem olan 25/01/2008 tarihine 8 yıl ve 08/12/2011 ile 01/06/2016 tarihleri arasında geçen durma süresi de eklendiğinde olağan zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem 25/01/2008 tarihli mahkumiyet hükmü olup, anılan tarihten itibaren 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımı ve durma süresi de eklendiğinde karar tarihinden önce olağan zamanaşımı gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK’nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkındaki kamu davasının isteme aykırı olarak DÜŞMESİNE, 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.